Ana içeriğe atla

Makamsal Türk Müziğinde Aralıklar ve Koma Değerleri

Batı müziğinde iki sesin arası iki eşit parçaya bölünmektedir ve arada kalan ses diyez ya da bemol ifadeleriyle tanımlanır. Ancak Türk Müziğinde iki notanın arası her birine koma ismi verdiğimiz 9 eşit parçaya ayrılmaktadır. 1,4,5 ve 8 komanın özel isimleri ve harfleri(rumuz) vardır. Makamları ortaya çıkaracak olan dörtlü ve beşliler oluşturulurken bu isimler ve harflerden yararlanılır.

KRAL MİDAS'IN KULAKLARININ UZAMASI

Derler ki bir gün, Marsyas adındaki Satiros, kırda dolaşırken; Athena'nın icat ettiği ve çalarken yüzünü  çirkinleştirdiğinden kaldırıp attığı flütü buldu ve çalmaya başladı. Bir tanrının elinden çıktığı için güzel sesler çıkaran bu flüt ile övünmeye kendisini Apollon'a rakip saymaya başladı. Bu terbiyesizin, Gitar tanrısı ile boy ölçüşmesi, hiç de iyi bir şey olmadı. Tanrıların şarkıcısı onunla "kazananın yenilene istediğini yapabilmesi" şartıyla müsabakayı kabul etti.

Apollon'un arkadaşları olan "Musa'lar" ve Phrygıa* kralı Midas müsabakada hakem olarak bulundular. Bugün Ödemiş'in kuzey doğusunda bulunan Bozdağ'ın eski adıyla "Tmlos" dağının yeşil yamaçları üzerinde müsabaka başladı. Apollon, Gitar ile ortalığı inletti Kurnaz Marsyas, Flütü ile ondan geri kalmadı. Hakemler tereddüt ediyorlardı. Bunun üzerine Apollon gitarı bıraktı. "Lir"i eline aldı. O kadar güzel, o kadar hoş çaldı ki, dağlar, taşlar heyecandan titrediler. Marsyas, Apollon gibi çalamayacağını itiraf etmek zorunda kaldı. İlham perileri onun yenildiğini söylediler. Saygısız "Marsyas" ı cezalandırmak için Apollon onu bir ağaca bağladı ve diri diri derisini yüzdü.

Marsyas'ın ölümünden müteessir olan kır perileri; matem tuttular, ağladılar. O kadar ağladılar ki, onların gözyaşlarından Phrygıa'da hazin sesler çıkararak akan "Marsyas"** çayı doğdu.

Kral Midas'a gelince, o da Marsyas tarafını tuttuğundan, bitaraf olamayan ve doğru hakemlik yapamayan bu adamın da cezalandırılması gerekti. İyi işiten kulaklara malik olmadığından, insanlara mahsus kulakları ona uygun bulmadı. Onun kulaklarını uzattı, uzattı, içlerini, dışlarını kıllarla doldurdu. Zavallı kral, eşek kulaklı oldu. O kulaklarını oynatıyor ve sağa sola sallayabiliyordu. Kral Midas aptallığının cezasını bu şekilde görmekten çok utandı. Eşek kulaklarını kimseye göstermemek için onları saçlarının arasına sakladı. Başına geniş bir kalpak örttü. Fakat kralın saçlarını  kesen berber uzun kulakları farkına vardı. Kral bu berberi ölümle korkutarak sırrın etrafa yayılmasına mani olmak istedi. Fakat sırrını içinde saklayan, hayatından korktuğu için kimseye söyleyemeyen zavallı berber, sararıp solmaya, adeta patlayacakmış gibi sıkılmaya başladı ve bu sırrı toprağa tevdi etmeyi düşündü. Issız bir yerde bir çukur kazdı, oraya eğilerek yavaşça fısıldadı: "Haberiniz var mı, Kral Midas eşek kulaklıdır" Bunu söyleyince üzerinden bir yük kalkmış gibi oldu ve kalbi rahatladı. Fakat berberin açtığı çukurun yanında bulunan kamışlar, onun fısıldadığı şeyleri işitmişlerdi. Onlar rüzgarla sallandıkları zaman  "Haberiniz var mı, Kral Midas eşek kulaklıdır" diye sırrı her tarafa yaydılar.

NOT : Hani bir söz  vardır ya; "yerin kulağı vardır" diye... Diyorum ki bu söz belki de bu mitten esinlenilerek uydurulmuştur.

* "Fyrygıa" Orta Anadolu'yu bile içine alan Bithynia "Bugünkü İzmit Bölgesi"nin güneyinde ve zengin bir krallıktı. Burası "Büyük Frygya" ve "Küçük Frygya" diye ikiye ayrılırdı. Meşhur şehirleri arasında "İconium - Konya&quou; ile "Lampsague - Lapseki" "Ancyre - Ankara" şehirleri vardı.

Sırasıyla birçok istilalara uğrayan Frygia bir aralık Lydia kralı Kresus tarafından işgal edildi. Sonra İranlıların, Makedonyalıların Galates'lerin Roma'lıların eline geçmişti.

**Marsyas : Perilerin göz yaşlarından hasıl olan bu çayın bugünkü ismi "Çine" çayıdır. İngiliz Ansiklopedisi buna, Çınar Çayı diyor."Büyük Menderes"e dökülmektedir. Kaynağını Muğla ile Milas arasındaki dağlardan alan bu çayın esas gözesinin olduğu yerde büyük bir mağara bulunuyormuş. Perilerin toplanarak ağlaştıkları bu mağaranın içinde bir köşede Marsyas'ın taşlaşmış derisi hala asılı durmaktadır

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Türkiye'deki - Ülkemizdeki Başlıca Müzik Türleri

TÜRKİYE’DEKİ BAŞLICA MÜZİK TÜRLERİ  Halk müziği : Türkiye'nin çeşitli yörelerinde farklı ağızlar ve formlarda söylenen yöresel etnik müziklerin tümüdür. Yapısal olarak folklorun bir parçasıdır. Anadoluhalk müziği, sözlü halk müziği ve sözsüz halk müziği olmak üzere ikiye ayrılır. Sözlü halk müziğine genel olarak türkü adı verilir. Sözsüz halk müziği ise düzenli yöresel çalgı ezgileridir. Türk halk müziği formları : Halk türkülerinin ölçülü olanına kırık hava, ölçüsüz olanına uzun hava denir. Kırık Hava : Ritmik karakterleri ve ölçüleri belirgin olan ezgilerdir. Düzenli bir ritim özelliği göstermekle birlikte geleneksel söyleyiş kalıplarına bağlı olarak icra edilen bir formdur. Uzun Hava : Geleneksel Türk halk müziğinde genel olarak serbest ritmli (usulsüz) olarak söylenen ezgi türüdür.  Başlıca formları, bozlak , gurbet havası, hoyrat , divan, yol havası, Arguvan ağzı, Çamşıhı ağzı, maya , barak ağzı ve müstezattır. Başlıca çalgılar : Bağlama ( Saz ), Kaval , Kemençe , Zur

Ortaokul Müzik Dersi Notları Hakkında / Kaç Not Vereceğiz?

EKLEME :  26 Temmuz 2014   Ölçme Değerlendirme Yönetmeliği ' nde yapılan değişikliğe göre en az ( ikisi   sınav  --e-okulda   sınav bölümüne yazılacak-- biri ders içi etkinlik ) 3 not girilecek . Performans görevi kaldırıldı ya hani... artık en az 4 not verme zorunluluğu yok anlayacağınız. a) Haftalık ders saati üç ve üçten az olan derslerde iki, üçten fazla olan derslerde ise üç sınav yapılır. Sınavların zamanı, en az bir hafta önceden öğrencilere duyurulur. Bir sınıfta/şubede bir günde yapılacak sınav sayısı 8 inci sınıfta üçü, diğer sınıflarda ikiyi geçemez. Sınavların süresi bir ders saatini aşamaz. Zümrelerde iki sınav bir ders ve etkinliklere katılım notu verilecektir diye karar almak gerekir (sınavlardan birisi yazılı yapılacaksa bu da belirtilmelidir) Hangi ölçeği kullanacağımıza da kendimiz karar verip zümreye yazıyoruz. Sınavlardan birisini isterseniz yazılı yapabilirsiniz ama ben ikisini de uygulama şeklinde yapıyorum ve değerlendirme ölçeği hazırlıyorum. Lisele

Masal ( DağLar Ardında bir Orman Varmış ) Nota EşLik Melodika&Blok Flüt

Dağlar ardında bir orman varmış ( 2 ) Orda bütün hayvanlar mutlu yaşarmış ( 2 ) Bir insan gelmiş çok da zalimmiş ( 2 ) Vurmuş bir bir onları kesmiş ormanı ( 2 ) Yağmur yağmamış güneş açmamış. ( 2 ) O zalimin sonunu gören olmamış ( 2 ) --------------------- Söz-Müzik: Salih AYDOĞAN EşLik: Y. BİŞGEN