Ana içeriğe atla

Makamsal Türk Müziğinde Aralıklar ve Koma Değerleri

Batı müziğinde iki sesin arası iki eşit parçaya bölünmektedir ve arada kalan ses diyez ya da bemol ifadeleriyle tanımlanır. Ancak Türk Müziğinde iki notanın arası her birine koma ismi verdiğimiz 9 eşit parçaya ayrılmaktadır. 1,4,5 ve 8 komanın özel isimleri ve harfleri(rumuz) vardır. Makamları ortaya çıkaracak olan dörtlü ve beşliler oluşturulurken bu isimler ve harflerden yararlanılır.

iyiLikten ne doğar?!?

geçen bana geLen bir mesajı payLaşmak istiyorum sizLerLe…

yorum yapmayacağım.

koy1

koy2

ve diğeri…

1

2

daha öncekiLeri payLaşmıyoRum !

Yorumlar

Adsız dedi ki…
Bişgen Müzik ve müzik eğitimi adına yaptığın tüm çalışmalar için teşekkürler kendi adıma hazıra konmamak için çok azından faydalandığım için belki ben de aptallık etmiş olabilirim. Zamanında beraber yaptığımız çalışmalar da oldu ne kadar bu işe emek verdiğinizi hatta zaman harcadığınızı ki bu en önemlisi ben biliyorum. Ama görüyorum ki sebil gibi bilgi yığınlarının üzerine kendini bilmez ve de saygı yoksunu birkaç kişi memnun olmamış dahası bu yetmezmiş gibi bunu size de utanmaz bi biçimde iletmişler. Kendilerini kınıyorum. Onlarla aynı konuma düşmemek için içimdekilerin daha fazlasını dillendirmiyorum. Sizi destekliyorum ama insanlara hayır demeyi öğrenmenizi öneriyorum . İYİ ÇALIŞMALAR (CROON)
MybiSGen dedi ki…
iLetiniz/duyarLıLığınız için asıL ben teşekkür ederim öğretmenim. Eğer iyi birşeyLer yaptıysam önceLikLe eLvinin, sizin ve fedakâr nice eğitimcinin de emekLerini unutmamak gerek. İnsanın oLduğu her aLanda probLem var ve biz bu probLemLerimizi çözme noktasında/üsLubunda ve tekniğinde "insan"Laşıyoruz. Bu tür mesajLar epey uzun zamandır geLiyor asLında ve ben hep sineye çekiyordum. Ama bu sefer "biLinsin" isteyerek buraya not düştüm.
Sevgi ve saygıLarımLa, ve çokça da kaygıLarımLa...
BİLAL AKBAŞ dedi ki…
Sevgili dostum BısGen...

Biliyorsun ki; üslup başlı başına bir hayat meselesidir bazen...

Onun için arkadaşın birtanesine buradan TEŞEkkÜR etmek istiyorum..

Biz(sEn ve bEn) SALA-KIZ...
.....


Bu arada bu konuya yorum yapan isimsiz arkadaşımıza SEV-İLERİmLE..:)

eLVİTODELLa
HB dedi ki…
hocam size ve blogunuza yapılan bu çirkin davranışı kınıyorum. banada bu tür mesajlar çok geliyor.. biz sadece emeklerini karşılıksız paylaşan insanlarız.. insanlara faydalı olmaya çalışıyoruz.. ailemizi , sağlımızı , vaktimizi bu işler uğruna harcayıp duruyoruz.. ve bunun karşılığında az da olsa saygı bekliyoruz... umarım bundan sonra böyle çirkin olaylar yaşanmaz..
emnyi dedi ki…
kusura bakmayın arkadaşlar da bu ne salaklık ya . ne amaçla yazdılar bunları ya da ellerine ne geçti acaba merak ediyorum.
Adsız dedi ki…
Bu ve bunun gibi bir çok aptal zat her zaman hayatlarımızın bir köşesinden teğet geçmiştir. :)Hamdolsun bunlar bizi etkilemiyor. :)) Etkilememeli de zaten. Aptal yapamadığı şeye hayranlık duyarmış. Demek ki bu zat hayranlığını dile getirirken şekil olarak bunu seçmiştir. Zaten bunun anası da haksızdı deyip mevzubahis kişiye geç(ir)miş olsun canım diyelim.
MybiSGen dedi ki…
ersin senden başka cevaplar bekliyordum ama :))
ne gibi diyeceksin, söyLeyeyim. Tamam sen buraya böyle yazmışsın ama biliyorum ki senle karşılaştığımızda bana;"Ben sana söyLemiştim zaten!" diyeceksin gibi geLiyor bana :))
dolce dedi ki…
"Hayatlarımızın bir köşesinden teğet geçenler",bence bu tip insanlar değil sevgili Ersin.Bu tip insanlardan çok var ve çarpa çarpa geçiyorlar sağımızdan-solumuzdan-hayatlarımızdan.Ama hiç tanımadan,görmeden yaşamımızdan teğet geçenler,tanışma şansına erişemediklerimiz.Onurlu,paylaşımcı,"insan gibi insan"lar..Sevgili bisgen, elvi,sizler gibi dostlar...O yüzden de sevgili bisgen..İyi ki varsınız hayatlarımızın bir yerinde...Hiç görüşmesek de..(Söyleyen MALUM kişiden dolayı şu güzel sloganı bir kenara atmak istemiyorum,çünkü tam da sana söylenecek bir söz bu:)
DURMAK YOK..YOLUNA DEVAM ;)

-dolce-
MybiSGen dedi ki…
ne güzeL sözLer bunLar, onur/gurur verici... teşekkür ederim "doLçe" öğRetmenim... ve eminim bizim "eLvi"de okursa mutLu oLacaktır yazdıkLarınıza...
BİLAL AKBAŞ dedi ki…
Farz edelim ki elimizde bir anahtar var. Anahtarın kendisine bakarak doğrudan ne işe yaradığını anlamamız veya büyük bir hazineye onun sayesinde ulaşılabileceğini hayal etmemiz mümkün değildir. Anahtarın içinde hazineyle ilgili bir işaret gizli değil; anahtar kendi içinde kapalı. Onu kırar veya parçalara bölersek hangi metalden yapılmış olduğunu bulabiliriz ama ortaya çıkarma yetisine sahip olduğu hazine hakkında hiçbir şey bulamayız. Ve böyle bir anahtar hazine hakkında hiçbir ipucu olmaksızın uzun süre saklandığı zaman yalnızca yaşamımızdaki bir yüke dönüşür.
Yaşamda bugün bile birçok hazinenin kapısını açabilecek pek çok anahtar mevcut ancak ne yazık ki ne hazineler, ne de açılabilecek kilitler hakkında hiçbir ilgimiz yok. Ve ne hazine, ne de kilitler hakkında hiçbir şey bilmediğimiz zaman elimizde tuttuğumuz şeye anahtar bile denemez. Ancak bir kilidi açmaya yarayan şeye anahtar denir. Aynı anahtar geçmişte bir çok hazineyi açığa çıkarmış olabilir ama bugün hiçbir kilit açılamıyorsa o anahtar da bir yüke dönüşmüş demektir ama buna karşın hala onu fırlatıp atamıyoruz.
dolce dedi ki…
Biraz daha açsan elvicim.Öyle derin ve soyut bir yorum olmuş ki,bu saatte yorumlayamadım inan :)
Adsız dedi ki…
yine güldüm ben ya, tutamıyorum kendimiiiii :)))

linke bakın

http://bisgen.wordpress.com/2007/11/17/saglik-ogutleri-altyapi/#comment-198
MybiSGen dedi ki…
bundan sonra gelen küfürleri blogda paylaşmaya karar verdim. Baksanıza yorum sayısına... eLvi ben yaLancıysam sen söyLe;"Hangi yazımız bu kadar yorum aLdı!"

itinayLa küfürLeriniz beKLenir.:)))
şakası bir yana bu kadar destek yazısı/yorumu geleceğini tahmin etmiyordum. Yine/yeniden teşekkür ediyorum duyarlılığınız-desteğiniz için :)
not: eLvican, doLçe öğretmenime ben de katıLıyorum. Konuyu biraz açarsan sevinirim/seviniriz
Adsız dedi ki…
Merhaba. İlk yazmış olduğum yorumda siz diye hitap ettim. Keza bu her ikiniz (Elvi ve Bişgen) içindir. Yeniden teşekkür ederim.
(CROON)
MybiSGen dedi ki…
"(...)ama insanlara hayır demeyi öğrenmenizi öneriyorum" demişsiniz ve ben bunu sıyırmışım/es geçmişim, şimdi şimdi hakLı oLduğunuzu anLıyorum.
Adsız dedi ki…
Her işte bir hayır vardır. Küfürün hayrıda bu olsa gerek. Özlemişim sizleri yav. uzun zaman oldu. Küfürü ve yorumları okuyunca heveslendim bi şeyler karalayım dedim. Herkese selamlar . Küfreden arkadaşlar, haksızlık etmeyin. Yeyin için yararlanın ama sövmeyin.
Arkadaşlar sizler birer derya. Sövenler ise bir kaç damla. etkisi ne olabilirki.
Neyse sevgi ve saygılarımı sunuyorum.
MybiSGen dedi ki…
"Her işte biR hayıR vaRdıR!" ;)

Bu blogdaki popüler yayınlar

Türkiye'deki - Ülkemizdeki Başlıca Müzik Türleri

TÜRKİYE’DEKİ BAŞLICA MÜZİK TÜRLERİ  Halk müziği : Türkiye'nin çeşitli yörelerinde farklı ağızlar ve formlarda söylenen yöresel etnik müziklerin tümüdür. Yapısal olarak folklorun bir parçasıdır. Anadoluhalk müziği, sözlü halk müziği ve sözsüz halk müziği olmak üzere ikiye ayrılır. Sözlü halk müziğine genel olarak türkü adı verilir. Sözsüz halk müziği ise düzenli yöresel çalgı ezgileridir. Türk halk müziği formları : Halk türkülerinin ölçülü olanına kırık hava, ölçüsüz olanına uzun hava denir. Kırık Hava : Ritmik karakterleri ve ölçüleri belirgin olan ezgilerdir. Düzenli bir ritim özelliği göstermekle birlikte geleneksel söyleyiş kalıplarına bağlı olarak icra edilen bir formdur. Uzun Hava : Geleneksel Türk halk müziğinde genel olarak serbest ritmli (usulsüz) olarak söylenen ezgi türüdür.  Başlıca formları, bozlak , gurbet havası, hoyrat , divan, yol havası, Arguvan ağzı, Çamşıhı ağzı, maya , barak ağzı ve müstezattır. Başlıca çalgılar : Bağlama ( Saz ), Kaval , Kemençe , Zur

Ortaokul Müzik Dersi Notları Hakkında / Kaç Not Vereceğiz?

EKLEME :  26 Temmuz 2014   Ölçme Değerlendirme Yönetmeliği ' nde yapılan değişikliğe göre en az ( ikisi   sınav  --e-okulda   sınav bölümüne yazılacak-- biri ders içi etkinlik ) 3 not girilecek . Performans görevi kaldırıldı ya hani... artık en az 4 not verme zorunluluğu yok anlayacağınız. a) Haftalık ders saati üç ve üçten az olan derslerde iki, üçten fazla olan derslerde ise üç sınav yapılır. Sınavların zamanı, en az bir hafta önceden öğrencilere duyurulur. Bir sınıfta/şubede bir günde yapılacak sınav sayısı 8 inci sınıfta üçü, diğer sınıflarda ikiyi geçemez. Sınavların süresi bir ders saatini aşamaz. Zümrelerde iki sınav bir ders ve etkinliklere katılım notu verilecektir diye karar almak gerekir (sınavlardan birisi yazılı yapılacaksa bu da belirtilmelidir) Hangi ölçeği kullanacağımıza da kendimiz karar verip zümreye yazıyoruz. Sınavlardan birisini isterseniz yazılı yapabilirsiniz ama ben ikisini de uygulama şeklinde yapıyorum ve değerlendirme ölçeği hazırlıyorum. Lisele

Biz Atatürk GençLeriyiz ( Söz + Nota + aLtyapı-eşLik )

Yıllar önce hazırladığım bu altyapı/eşliği nedense kendi bloğumda yayınlamamışım. Geç olsun güç olmasın. BİZ ATATÜRK GENÇLERİYİZ ( Muammer Sun ) Hoyra rira rira hey (2) Rira hoyrari (2) Rira hoyra hoyra hey Güneş bizimle doğar Yağmur bizimle yağar Bizimle coşar deniz Ateş bizimle yanar Biz Atatürk gençleriyiz Hoyra rira rira hey Sesimiz onun sesi Hoyra rira rira hey Bizimle yükselecek Hoyra rira rira hey Atatürk Türkiyesi Rira hoyra hoyra hey Sevgimizle bilgimizle Ulusumuzun hizmetindeyiz Aklımızla coşkumuzla Atamızın izindeyiz Hoyra rira rira hey (2) Rira hoyrari (2) Rira hoyra hoyra hey Fidan bizimle büyür Çiçek bizimle bizimle açar Bizimle sürer hayat Ulus bizimle yaşar Biz Atatürk gençleriyiz Hoyra rira rira hey Sesimiz onun sesi Hoyra rira rira hey Bizimle yükselecek Hoyra rira rira hey Atatürk Türkiyesi Rira hoyra hoyra hey Sevgimizle bilgimizle Ulusumuzun hizmetindeyiz A