Ana içeriğe atla

Makamsal Türk Müziğinde Aralıklar ve Koma Değerleri

Batı müziğinde iki sesin arası iki eşit parçaya bölünmektedir ve arada kalan ses diyez ya da bemol ifadeleriyle tanımlanır. Ancak Türk Müziğinde iki notanın arası her birine koma ismi verdiğimiz 9 eşit parçaya ayrılmaktadır. 1,4,5 ve 8 komanın özel isimleri ve harfleri(rumuz) vardır. Makamları ortaya çıkaracak olan dörtlü ve beşliler oluşturulurken bu isimler ve harflerden yararlanılır.

Zeybek

 

Genel Bilgiler
Ege denilince akla Zeybek gelir. Mert, cesur, atılgan, mazluma dost, haksızlığa düşman olarak tanınırlar. Türk köylüsünün tipik bir örneğidir. Kurtuluş savaşında gösterdikleri başarılar ünlerine ün katmıştır. Bugün Zeybeklik tarihi bir anı olarak yaşatılmaktadır.

Bölgenin oyun türü Zeybektir. Batı Anadolu'nun hemen hemen her, yerinde ''Zeybek'' türündeki oyunlar,görülür. Afyon, Antalya, Isparta, Burdur, Sakarya çizgisinin batı tarafında kalan illerimizde bu tür oyunun büyük etkileri vardır.

Yörede kadınların oynadığı oyunlara ''Kadın Zeybek'', erkeklerin oynadığı oyunlara ''Erkek Zeybek" denilmektedir. Kadınların oynadığı oyunlar erkeklerin oynadığı oyunlara göre daha yürüktür. Erkek oyunlarının yöredeki bir diğer adı da "Ağır Zeybek" tir. Ege nin bir çok yerinde oynanan bu tür oyunların en ağırlarına İzmir, Aydın, Muğla, Manisa illerinde rastlamak mümkündür. Zeybek oyunlarının diğer oyunlara (Bar, Halay, Horon v.b.) göre en büyük özelliği tek olarak serbest oynanmasıdır. Toplu olarak oynanan Zeybek oyunlarında oyuncular arasında müzik ve ritim hariç hiçbir bağ bulunmaz. Oyunu oynayan kişi hiçbir kurala bağlı kalmadan tamamen içinden geldiği gibi oynar.Zeybek oyunları toplu olarak oynandığında, yöresel olarak daire formu kullanılır.


Zeybek Sözü ve Kökeni

Zeybek sözcüğünün kökeni hakkında bugüne kadar çok çeşitli ve birbirinden farklı görüşler ortaya atılmıştır. Halikarnas Balıkçısı Zeybek Sözcüğünü Mitolojiye şu şekilde dayandırıyor;

''Homeros bu sözü ''olaks'' diye Omeqa ile yazar. Omeqa ise, ona tanrıçanın ilkbaharda doğurduğu yumurtasının, ilkbaharda bölünerek iki ayrı "o" olmasıdır. Ayrılan bu yumurtalardan tüm yaratıklar ve bitkiler çıkmıştır. Böylece de ''Obekkos'', ''Tobekkos'' ve ''İbakki'' sözleri ''Zeybek'' olmuştur.

Mahmut Ragıp Gazimihal, sözün Grekler tarafından kullanıldığını da belirtiyor.
''Yunanca'da ''b'' sesi olmadığı için, onların dilinde Sayvakikos , Zaypapikos şeklinde Rodos 'ta ise Turkikos'un aynı anlamda kullanıldığı ve kelimelerin aslının Saybak olup bizde kelimenin incelenip ve özleşerek Zeybek haline geldiği de açıklanır.
Divanı Lügatı Türk'te Zeybek hakkında şu bilgiler verilmiştir:

Divanı Lügatı Türk, Cilt I, sayfa 333 de Bekneg kelimesindeki Bek sözünün sağlam olduğu yazılmaktadır. Yine Divanı Lügatı Türk, cilt III. Sayfa 154 de Sağ sözünün Zeybeklik, anlayışlılık anlamında olduğu kaydedilmektedir. Divanı Lügatı Türk, Cilt I. S. 80'de s harfinin bazen Türk dilinde z okunduğu söylenmektedir. Zeybek sözünde sağlam anlamında bir (Bek) sözünün bulunması anlamı olan sağlam sözünü doğrulayacak ek ad olması şarttır. Bek sözcüğü bir insan için kullanıldığına göre ek sözü, insanın niteliğini iyi yönünden anlatan söz, olması gerekir. Yani Bek sözü ile ancak anlayışlılık ve akıllılık anlatan Zag sözü ile birleşik ad olabilir ve şeklini alır. Bunu Türk dilinin yapısı zorunlu kılmaktadır. Türkçemiz ses uyumu kuralı burada da, karşımıza çıkmaktadır. Başta gelen kalın fakat hafif sesli hece, sonda gelen ince fakat sert heceye uydurularak okunur, kuralına göre Zag hecesi kendisinden sonra gelen sert, ince Bek hecesine uydurulmuş, Zeg olmuş Bek ile beraber anlayışlı, akıllı, sağlam, zeybek olarak Avrupa tarih kitaplarına geçmiş ve çağımıza değil Bozdağ, Dalgalı dağ köylerinde yaşamıştır.

Efe Sözü ve Kökeni




Efe sözü Rumca 'dan alınan "Efendi" sözünün kısaltılması sonucu geldiğini savunanlar olmakla birlikte "Efe" kelimesi efendinin tam karşılığı değildir. Efe genç, diğer anlamda delikanlı demektir. Örnegin; Efendimiz Sultan Alayhi Vesselam denir, Efemiz denmez. Efendi Bizans dilinde sahip, okuma-yazma bilir demektir. Hoca Efendi, Kalem Efendisi, Hoca Efe, Kalem Efesi denmez. Fakat Efelerin Efesi denir (silah taşır yiğit).

"Efe'' sözcüğü "EFEB" den gelir. Efeb; genç delikanlı yani silah taşıyan yiğit demektir. Efeb teşkilatı Yunanistan'dan önce Anadolu da kurulmuştur. Bunlar tıpkı Zeybekler gibi dağ başında talim ederler ve daha sonra kente gelerek tiyatroda silah oyunları yaparlardı. Tiyatro yuvarlak olduğu için dansları da daireseldi. Bu dans aynı zamanda dinseldi.

Celal Esad Arseven tarafından düzenlenen Sanat Ansiklopedisinde ''Eskiden asayişin korunmasına memur hafif silahlı bir sınıf askere verilen addır." Selçuklular zamanında Aydın ve Teke taraflarında böyle bir askeri sınıf oluşturulmuştu ki bunlara Efe denirdi.

Efe-Zeybek ve Kızan Arasındaki Bağıntı

Efe, Zeybek gruplarının başıdır.Zeybekler arasında kahramanlık yapmış cesur ve mert kişiler arasından seçilir. Efe olmak için Zeybekler arasında yaşça büyük olmak önemli değildir.

Zeybek, Kızanlara göre daha çok kahramanlık yapmış cesur kişilerdir. Zeybekler efenin Emriyle kızanları yetiştirirler. Zeybekler, efelerin yanında birer kol beyi görevi görürlerdi. Zeybekler iyi silah kullanan cesur kişilerdir.

Zeybeklerin maiyetindeki gençlere ''Kızan'' denilir. Kızan çocuk anlamına gelse gerek. Çünkü Anadolu'da kimi oyunlarda kızlar delikanlı, delikanlılar da kız giysilerini giyerler. Kızan belki de önceleri başka anlam taşırdı.

Günümüzde akıllarda kalan bazı Efeler ve Zeybekler şunlardır;
Çakıcı Mehmet Efe, Yörük Ali Efe, Çakırcalı Efe, Saçlı Efe, Mestan Efe, Gökçen Efe, Sarı Zeybek, Kamalı Zeybek, Pepe Efe, Kıllıoğlu Hüseyin Efe, Demirci Mehmet Efe.


Zeybek Oyunlarının Tarihte Ortaya Çıkışı-Cumhur Sevinç

---------------------

ZEYBEK(Oyun)

Zeybek oyun yöreleri: İzmir, Aydın, Antalya,Balıkesir, Manisa, Kütahya, Çanakkale, Muğla, Denizli.

"Zeybek Kıyafeti" tamlamasında olduğu gibi Zeybeklere has oyun anlamında Zeybek Oyunu denilebiliyorsa da, oyun kelimesi katılmaksızın Zeybek kendi oyun çeşitlerinin toplu adıdır. Mesela: Sarı Zeybek, Bergama Zeybeği, Zeybek Osman denildiği zaman, bu tamlamalara ayrıca oyun kelimesinin katılmasına lüzum görülmemesi adet olmuştur. Sarı Zeybek Oyunu birleşimi konuşmada kullanılmadığı gibi, Zeybek Halayı, Zeybek Barı, Zeybek Horanı gibi çeşit adları da yoktur. Nasıl ki; Halay Zeybeği, Bar Zeybeği, Horan Zeybeği gibi adlandırıcı birleşimler de katiyen işitilmiş değildir. Yeni, Zeybek kelimesi, umumiyetle raks anlamında hiçbir zaman ifade genişliği edinmemiştir. Davulcuya 'Vur Zeybeği!' denilince Zeybek işi oyun havası istenildiğini anlar ve muhitin en gözde durumundaki bir zeybek havasına girer. Tartım mutlaka dokuzludur. Bu özellik bir damga gibidir ve eski Türklerin uğurlu bildikleri dokuz sayısına uygundur. Dokuzlu tartımın aksak bileşiminde olması damganın damgası haliyle Türk işidir. Zeybek sıfatı nerelerde bilinmişse, Zeybekler nerelere ulaşabilmişlerse oralarda Zeybeklikten ve oyunlarından izler bulunulabileceği, ondan dolayı aranması gerektiği unutulmamalıdır.

Anadolu'da Zeybek çeşitleri, Aydın tarafında kümelenmiş, daha doğrusu çeşitlenmiş görünmektedir. Fakat bu durum son 150 yıldan öncelere teşmil olunamayacaktır. Bütün Anadolu'da hala yer yer Zeybek çeşitlerinin eski görenek halinde tutulmakta bulunması, bir zamanlar yurt sathında aynı kuvvette gün görüp, yine semt semt kim bilir ne türlü sebeplerle zayıf düşmeye mahkûm kaldıklarına delildir.Kars taraflarında Zeybek adlı bir köyümüz bulunduğuna göre, şimdiki yaygınlığı da Kars'la Ege arasında dikkatle almak durumunda bulunuyoruz.

Sırasıyla görelim:

Sakarya Kavsi yöresinden Bilecik'te Zeybek ikişer veya dörder kişi tarafından çift çift oynanır. Erkekler, kadınlardan ayrı yürürler. Varsa açık havada davul zurnayla, yoksa eldeki öbür yerli çalgılar eşliğinde oynanır: Darbuka, Klarnet veya keman gibi. Bozüyük ilçesinin, mesela Esnemer köyünde Zeybek 2-12 erkek tarafından oynanır. Kadınlar, bunu oynamaz. Davul zurnalı oyunlarda yer alan köylüler o gün birbirlerini sayarlar. Aynı ilçenin Dodurga köyünde Zeybek 2-20 kişi tarafından çift çift yürütülür. Kimi erkekler ayrı, kimi de kadın erkek karma halde oynarlar. Tutluca köyünde gençler oynuyor. Kümbet köyünün Zeybeğine kadınlar karışmaz.

Yine Bilecik'in Gölpazarı ilçesinin Küçük Yenice, Çımışka ve başka yöre köylerinde Zeybek hep aynı tipte olarak vardır.

Buralarda Söğüt'ten Bolu ve daha ötelerinin köylüklerine kadar Zeybek oyununda çoğu zaman tahta kaşık lar da kullanılır. Bolu'da Zebek vardır. Göynük'te öteden beri milli giyimle oynanan zeybek keza vardır.

Muş 'un merkez ilçesinde 3-4 kişiyle davul zurna veya tef eşliğinde Zeybek oynanıldığı ve gün görmüşlüğü o yöreden ancak tespit edilebilmiştir.

Bitlis ve Van'da Zeybek çeşitleri oturak alemlerinde vardır. Burada oyun şöyle devam ediyor: Yosma kadınlarca yürütülür. Konuşma yoktur. Karşılıklı olarak bir kadın bir erkek de oynayabilirler. Kadın, işaretlerle dostundan peş peşe ceket, pantolon vs ni ister. Erkek de istediklerini birer birer verir. Muhtara, köy ihtiyar heyetine ve doktora haber ulaştırılır. Onlar gelene dek, kadını iyileştirip saklıyorlar. Oyunda, kadın başını kumaş ve başka şeylerle efe gidişatlı sarıyor. Bu Zeybeği iki kadın da oynar demiştik. Erkeğe 'köçek' diyorlar.

Konya 'nın Bozkır ilçesinin bazı köylerinde Zeybek oynanılmaktadır. Pek kadîm (eski) bir görenektir. Konya Şille'nin Tat köyünde Zeybek: kaval ve davul ile altı erkek tarafından hep birlikte oynanılır.

Kars 'ın merkez ilçesinin Melik köyünde 'eski gelenek' kaydıyla tek kişilik Zeybek oyunu yürütülmesi dikkati çeker. Bu yörede toplu oyun olarak halay da vardır. Kadınlar, kendi aralarında oynarlar.

İstanbul köylerinde Bursa üzerinden girilmek istenildiği Zeybek yine vardır. Mesela, Bakırköy ilçesinin Çıfıtburgaz köyünde Zeybek hala gün görmektedir.


Bu yazı www.muzikdersi.com 'dan alınmıştır...

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Türkiye'deki - Ülkemizdeki Başlıca Müzik Türleri

TÜRKİYE’DEKİ BAŞLICA MÜZİK TÜRLERİ  Halk müziği : Türkiye'nin çeşitli yörelerinde farklı ağızlar ve formlarda söylenen yöresel etnik müziklerin tümüdür. Yapısal olarak folklorun bir parçasıdır. Anadoluhalk müziği, sözlü halk müziği ve sözsüz halk müziği olmak üzere ikiye ayrılır. Sözlü halk müziğine genel olarak türkü adı verilir. Sözsüz halk müziği ise düzenli yöresel çalgı ezgileridir. Türk halk müziği formları : Halk türkülerinin ölçülü olanına kırık hava, ölçüsüz olanına uzun hava denir. Kırık Hava : Ritmik karakterleri ve ölçüleri belirgin olan ezgilerdir. Düzenli bir ritim özelliği göstermekle birlikte geleneksel söyleyiş kalıplarına bağlı olarak icra edilen bir formdur. Uzun Hava : Geleneksel Türk halk müziğinde genel olarak serbest ritmli (usulsüz) olarak söylenen ezgi türüdür.  Başlıca formları, bozlak , gurbet havası, hoyrat , divan, yol havası, Arguvan ağzı, Çamşıhı ağzı, maya , barak ağzı ve müstezattır. Başlıca çalgılar : Bağlama ( Saz ), Kaval , Kemençe , Zur

Ortaokul Müzik Dersi Notları Hakkında / Kaç Not Vereceğiz?

EKLEME :  26 Temmuz 2014   Ölçme Değerlendirme Yönetmeliği ' nde yapılan değişikliğe göre en az ( ikisi   sınav  --e-okulda   sınav bölümüne yazılacak-- biri ders içi etkinlik ) 3 not girilecek . Performans görevi kaldırıldı ya hani... artık en az 4 not verme zorunluluğu yok anlayacağınız. a) Haftalık ders saati üç ve üçten az olan derslerde iki, üçten fazla olan derslerde ise üç sınav yapılır. Sınavların zamanı, en az bir hafta önceden öğrencilere duyurulur. Bir sınıfta/şubede bir günde yapılacak sınav sayısı 8 inci sınıfta üçü, diğer sınıflarda ikiyi geçemez. Sınavların süresi bir ders saatini aşamaz. Zümrelerde iki sınav bir ders ve etkinliklere katılım notu verilecektir diye karar almak gerekir (sınavlardan birisi yazılı yapılacaksa bu da belirtilmelidir) Hangi ölçeği kullanacağımıza da kendimiz karar verip zümreye yazıyoruz. Sınavlardan birisini isterseniz yazılı yapabilirsiniz ama ben ikisini de uygulama şeklinde yapıyorum ve değerlendirme ölçeği hazırlıyorum. Lisele

Masal ( DağLar Ardında bir Orman Varmış ) Nota EşLik Melodika&Blok Flüt

Dağlar ardında bir orman varmış ( 2 ) Orda bütün hayvanlar mutlu yaşarmış ( 2 ) Bir insan gelmiş çok da zalimmiş ( 2 ) Vurmuş bir bir onları kesmiş ormanı ( 2 ) Yağmur yağmamış güneş açmamış. ( 2 ) O zalimin sonunu gören olmamış ( 2 ) --------------------- Söz-Müzik: Salih AYDOĞAN EşLik: Y. BİŞGEN