Batı müziğinde iki sesin arası iki eşit parçaya bölünmektedir ve arada kalan ses diyez ya da bemol ifadeleriyle tanımlanır. Ancak Türk Müziğinde iki notanın arası her birine koma ismi verdiğimiz 9 eşit parçaya ayrılmaktadır. 1,4,5 ve 8 komanın özel isimleri ve harfleri(rumuz) vardır. Makamları ortaya çıkaracak olan dörtlü ve beşliler oluşturulurken bu isimler ve harflerden yararlanılır.
ARŞIN MAL ALAN
Ü. HACIBEYOV
Operet, 2 Perde
Konu
I. PERDE
1.Tablo
Genç ve zengin tüccar Esger, kendi evinde derin düşünceler içinde dertli dertli oturmakta ve evlenmeyi düşünmektedir. Elçi göndermeden önce, kızı kendisi görüp beğenmek, sonra evlenmek istemektedir. Esger’in halası Cahan ve hizmetkarı Veli ona yardım etmekten acizdirler. Düğünden önce evleneceği kızı görme arzusu akla mantığa sığmamaktadır. Eski adetlere göre bu mümkün değildir. Cahan hala ve Veli, bu düşüncesinden onu ne kadar caydırmaya çalışsalar da Esger dediğinden dönmemektedir.
Bir müddet sonra dostu Süleyman, Esger’in evine gelir. Esger, evleneceği kızı düğünden önce görmek konusunda güzel bir yol bulması için dostu Süleyman’dan yardım ister. Süleyman’ın aklına, Esger’in “arşın malcı” (seyyar kumaş satıcısı) kıyafetine bürünmesi ve böylelikle evleneceği kızı görüp beğenebileceği düşüncesi gelmiştir. Çünkü o dönemde hiçbir kız, “arşın malcı”lardan yüzlerini saklamadıklarından, Esger istediği kızı seçebilme şansına sahip olacaktır.
2. Tablo
“Arşın malcı” kıyafetli Esger, kendi saadetini bulmak ümidiyle, şarkı söyleyerek şehrin sokaklarında dolaşmaktadır. Nihayet Soltan Bey’in evine ulaşmıştır. Bu arada, Soltan Bey’in güzel kızı Gülçöhre, amcasının kızı Asya ve hizmetçileri Telli, evin bahçesinde oturup dikiş dikmektedirler. Yüzünü bile görmediği bir insanla evlendirilen kadınların derdine yanan Gülçöhre, onların mutsuzluklarından yakınmaktadır. Tam bu sırada Esger bahçeye girerek elinde getirdiği kumaşları kızlara satmak istemektedir. Gülçöhre’yi gördüğü an, kalbi hızla çarpmaya başlar. Aradığı kızın Gülçöhre olduğunun düşünür. Gülçöhre de “arşın malcı”dan hoşlanmıştır. İki genç ilk bakışta birbirlerine aşık olmuşlardır. Esger ordan ayrılmadan önce, Gülçöhre’ye sorduğu, “Arşın malcıyla evlenmek ister misin?” sorusuna “Evet!” yanıtını almıştır. Hatta Gülçöhre, asla bir başkasıyla evlenmeyeceğini de kati bir dille ona söylemiştir.
Esger’in bu oyunu Cahan Hala’nın çok hoşuna gitmiştir ve o da kızları görmek için, Soltan Bey’in evine gitmiştir. Yaşlı ve vesveseli Soltan Bey ile karşılaşır, tanışırlar ve Soltan Bey’in şüphelenmesi üzerine, yüzünü bile gösteririr. Soltan Bey, bu yaşlı zamanında evlenmek istemektedir. Bu isteğini, doktorlarda onaylamaktadırlar.
Cahan hala da, Soltan Bey’in hoşuna gitmiştir. Arşın malcı kıyafetiyle halasının arkasından gelen Esger, Soltan Bey ile karşılaşır. Soltan Bey’in onun halasıyla evlenmek istediğini öğrendiğinde bu işe bir şartla izin vereceğini söyler. Halasının karşılığında, kızı Gülçöhre’yi istemektedir. Soltan Bey ise bu teklife fena halde sinirlenir ve tek kızını, fakir bir “arşın malcı”ya vermek istemez.
II. PERDE
3. Tablo
Esger aşık olduğu için kendini mutlu saymaktadır. Çünkü aradığını bulmuştur. Artık Süleyman, Soltan Bey’in evine elçiliğe gitmektedir. Süleyman, Soltan Bey’in evine gelip, kızını, dostu, varlıklı Esger için ister. Yegane kızı için çoktandır nişan takmak arzusunda olan Soltan Bey, memnuniyetle bu isteğe razı olur. Babasının onu varlıklı bir tacirle evlendirmek istediğini bilen Gülçöhre, buna kati bir dille itiraz eder. Çünkü o, varlıklı Esger ile, fakir Esger’in aynı kişi olduğunu bilmemektedir.
4. Tablo
Kızının red cevabına çok sinirlenen Soltan Bey, Süleyman’dan kızı hemen kaçırmalarını ve düğün tarihini erkene almalarını rica eder. Süleyman’da kızı kaçırtıp Esger’in evine götürür. Gülçöhre bu tanımadığı, bilmediği evde kendini öldürmek istemektedir. Tam bu sırada Esger eve gelir ve konuşmaya başlar. Gülçöhre oradan birlikte kaçmak istemektedir. Fakat Esger ona gerçeği anlatır ve Güçöhre olanları sonunda anlar.
Eser, bir değil, tam dört düğünle sona erer. Esger, Gülçöhre ile, Süleyman, bu aşamada beğendiği Asya ile, Soltan Bey, Esger’in halası Cahan ile nihayet, hizmetçi Telli, Veli ile evlenerek mutlu sona ulaşırlar.
(...)
Son oLarak şu türküyü arıyorum: Ananın Sesi (SuLh Nağmesi ).
Aslında bir tane buldum, dinledim ama beni pek saRmadı. "Gülyaz ve Gülyanaq" isminde ilk defa duyduğum isimler yorumLamış türküyü ( yorumcuLar Azeri ). Böylesi dramatik yapıda olan ezgi ve sözLer, iğrenç bir aranjeyle adeta tavernaya / oyun havasına dönüşmüş. Tipik biçim / içerik çatışması işte... İçime sinmedi :(
buLan olursa ve haber verirse sevinirim. 90'Larda enfes bir düzenlemeyle "Sadık Gürbüz"den dinlemiştim ilk. Daha sonra "Şükriye Tutkun"da sesLendirdi.
Ananın Sesi
Ana gelbim odlanır söz düşende davadan
Bes değil mi ey insanlar töküldü kan ahtı kan
Bes değil mi kara torpah su içti gözyaşından
Yeryüzünde dostu olsun gerek insan insanın
Gelbimdeki bu arzular arzusudur zamanın
Men anayım bu sesimde yerin göğün derdi var
Sulhe gelin ey insanlar yohsa dünya mehvolar
Silahları yandırın arşa gahsın tütsüsü
Her obada her bir evde ganad açsın sulh sözü
Yüzü gülsün insanların bayram etsin yeryüzü
Yeryüzünde dostu olsun gerek insan insanın
Gelbimdeki bu arzular arzusudur zamanın
Men anayım bu sesimde yerin göğün derdi var
Sulhe gelin ey insanlar yohsa dünya mehvolar
Nevruz Gencelli
Yorumlar