Ana içeriğe atla

Makamsal Türk Müziğinde Aralıklar ve Koma Değerleri

Batı müziğinde iki sesin arası iki eşit parçaya bölünmektedir ve arada kalan ses diyez ya da bemol ifadeleriyle tanımlanır. Ancak Türk Müziğinde iki notanın arası her birine koma ismi verdiğimiz 9 eşit parçaya ayrılmaktadır. 1,4,5 ve 8 komanın özel isimleri ve harfleri(rumuz) vardır. Makamları ortaya çıkaracak olan dörtlü ve beşliler oluşturulurken bu isimler ve harflerden yararlanılır.

çağdaş türkü - bekLe beni- Rami kışLası - ahmet teLLi / Yaşar miRaç / tolga çandar / erKan oban (dede)

BEKLE BENİ

boomp3.com

bekle beni küçüğüm
umudu karartmadan
sevinci yitirmeden bekle
döneceğim bir gün elbet
bekle beni
bahar geldiğinde
kırlara çıkacaksın
dizboyu otlar üstünde
koş koşabildiğince
ve sakın yitirme neşeyi
kırların sessizliğinde
yüreğinin sesini dinle
ve orada benim için
küçücük bir yer ayır
ve bekle beni küçüğüm
doğa pervasızdır biraz
bakarsın en olmaz yerde
masmavi bir su fışkırır
ve suyun ışıldayan göğsünde
sevincin niLüferLeri
bahar şaşırtmasın seni
sırtüstü uzan bir gölgeye
suların, kuşların sesini dinle
ve bekle beni orada
döneceğim küçüğüm

mapusane türküleri
hüzünlüdür biraz
belki her dinleyişinde
yüreğin burkulmakta
için sızlamaktadır
ama acılara alışılmaz
birşeyler var değişecek
birşeyler var
değiştirmemiz gereken
önce acılardan başlanacak

beş on yıl dediğin
pek kolay geçmeyebilir
üstelik bu savaş
bu kahredici kıyım
bitmeyebilir daha uzun süre
ama sen sahip çıkarak
yaşama ve sevince
bekle beni küçüğüm
acılar bitecek bir gün
sevgiler çiçek açacak
mapusane türküleri
hüzünlüyse de biraz
yüreğin burkulmasın
için sızlamasın sakın
ve bekle beni küçüğüm
kış kıyamet bir gün
bakarsın çıkıp gelmişim
varsın azgınlaşsın tipi
ve uğuldayadursun
dışardaki rüzgâr
sakın şaşırma küçüğüm
üşümüş bir serçe gibi
titremesin ellerin
apansız çıkıp geleceğim
kış kıyamet de olsa bir gün
uğuldayan bu rüzgâr
bu delice yağan kar
ürkütmesin seni
direnmektir artık
bekleyişin öbür adı
sen türküler söyle
ve gülümse küçüğüm
çünkü sesinin
ırmağıyla yeşerecek
hasretin bozkırları
bekle beni küçüğüm
umudu karartmadan
sevinci yitirmeden bekle
döneceğim bir gün elbet
bekle beni küçüğüm

AHMET TELLI

şiir ahmet teLLi

Çağdaş TürKü,1985 yılında kurulmuş bir gruptur. "DeLikanlıya ve "BekLe beni" adLı albümlerinin seçme şarkılarından oluşan bir albüm 1999 yıLında kalan muzik tarafından yeniden basılmıştır. fakat, bulunması çok zordur.

+-+-+-+-+-+-+

TOLGA ÇANDAR Bekle Beni İçin...
Çağdaş Türkü Topluluğunu 1985 başlarında kurduk. Topluluk olarak amacımız Türk müziğine güncel bir soluk, değişik bir kimlik getirebilmek, yeni bir yorum ve anlayış katabilmek. Tümü özgün bestelerden oluşan ilk uzunçalaarımız Bekle Beni'de Türk müziği ritm, motif ve çalgılarından olduğu kadar günümüz batı müziği çokseslilik tekniği ve çalıgılarından da yararlandık. Şarkılarımızın sözlerini genç kuşak Türk ozanlarının şiirleri luşturuyor. Kısaca, çağdaş bir bireşime ulaşmaya çalışıyoruz. Bugünden yarına uzanan yepyeni şarkılarımız, türkülerimiz olmalı diyoruz.
Çalışmalarımız sırasında bize yardımcı olan tüm müzisyen arkadaşlarımıza, başından sonuna bize yakın ilgi ve desteğini veren Yılmaz Aysan'a ve stüdyo çalışmalarımızda gerek üstün kayıtları, düzenlemelerde olan katkıları gerekse de candan arkadaşlığı için stüdyo mühendisi Müjdat Akgün'e teşekkürler.

ERKAN OBAN ( DEDE ) Delikanlıya İçin...
Çağdaş Türkü Topluluğu olarak 1985 yılı başlarında biraraya geldik. "DELİKANLIYA" "BEKLE BENİ"den sonraki ikinci çalışmamız. Bu çalışmada da Türk müziğinin kendine öz ritm, motif ve çalgılarını, popüler batı müziğinin çok seslilik anlayışı ve tekniği ile yorumlamaya gayret ettik.
Çağdaş bir bireşime ulaşma yolunda, bugünden yarına uzanan yepyeni şarkılarımız, türkülerimiz olmalı diyoruz birkez daha.
Niye Delikanlıya...
Sevebilendir o ; sevgiyi bilendir. Yüreklidir. Duyguludur. Körelmeyen, umuduru kesmeyendir. Kısacası; Yaşlı-genç, kadın erkek tüm delikanlılaradır sözümüz, inanıyoruz ki bizleri bugünlerden yarınlara taşıyacak olan onlardır yine.
Başından sonuna, şarkı sözlerinden beste ve düzenlemelere dek ortaklaşa bir çalışmanın ürünü olan "DELİKANLIYA"nın hazırlanmasında emek veren, katkıda bulunan tümı ozan ve müzisyen arkadaşlarımıza ayrıca grafiker arkadaşımız Vedat Ülger'e sonsuz teşekkürler.

Vokal: Murat Buket Vokal: Tuncer Tercan Vokal: Reha Korman Vokal: Tuncay Doğu Vokal: Hasan Önal Vokal: Koray Erkan Vokal: Oğuz Omay Vokal: Tolga Çandar Düzenleme: Erkan Oban, Çağdaş Türkü

Gitar: Eftal Küçük Ney: Hakan Polat Kanun: Haluk Derinöz Klasik Kemençe: Eftal Küçük Bağlama: Tolga Çandar Buzuki: Kamil Erdem Flüt: Bülent Sert Perdesiz Bas Gitar: Erkan Oban Yaylı Tanbur: Ertan Sayan Fender Rhodes Piyano: Bahadır Suda Elektro Gitar: Müjdat Akgün Kaval: Adil Çelebi Yamaha DX7: Erkan Oban Akustik Piyano: Bahadır Suda Roland Juno 106 Synthesizer: Bahadır Suda Vocoder: Bahadır Suda Yamaha RX-11: Erkan Oban Klarinet: Ekrem Öztan ( kaynak )

-+-+-+-+-+-+

RAMİ KIŞLASI

boomp3.com

bestesi eftâL küçük'e, güftesi yaŞar miraç'a ait bir çaĞdas türkü şarkısı.

Rami kışlası, kapısı
ıslak yıldızlara bakar
sarı duvarlar ardında
askerler günleri bekler
rami kışlası, kapısı
ardında kapalı düşler
ışır gecenin koynunda
doğunca ıslak güneşler
Malatyalı, Vanlı, Muşlu
bir ranzada kurmuş üçlü
benim sevdam daha içli
diye yarışır yürekler
kimi yorgun, kimi tekin
kimi ağlayacak dokun
benim günüm daha yakin
diye avunur yürekler

YAŞAR MİRAÇ

9 Eylül 1953’de Trabzon’da doğdu. Trabzon Lisesi’nden (1971), AÜDTCF Türk Dili Bölümü’nden (1980) mezun oldu. 1972-1974 yıllarında 15 ay kadar kaldığı Almanya’ya, 1982 sonunda yeniden gitti. 1983’te orada evlenen ozanın, oğlu Gökçe (1985) ve kızı Ayça (1986) doğdu. 1984-1988 yılları arasında başta Almanya olmak üzere çeşitli Avrupa ülkelerindeki şiir toplantılarına davet edildi. 1988-2001 yılları arasında Alman Kültür Bakanlığı’na bağlı olarak orta dereceli okullarda yabancı dil yerine seçilen Türkçe ve Anadil Türkçe dersleri verdi. Hastalığı nedeniyle emekli oldu. Son iki yıldır yaşamını daha çok Türkiye sürdürmektedir.
Yaşar Miraç 10 yaşından beri şiir yazıyor. İlk şiirleri Trabzon’daki yerel gazetelerde (Bayraktar, Hizmet, SonHaber) 1968-71 yıllarında yayınlandı. 1975’te ozanın şiirleri Türk Dili, Militan, Milliyet Sanat gibi dergilerde görüldü. Miraç, 1978’te Ankara’da Yeni Türkü Sanat Gazetesi’ni aylık olarak yayınladı. 1979’da ilk yapıtı Trabzonlu Delikanlı ile büyük ilgi gördü ve bu yapıt 1980’de Türk Dil Kurumu Şiir Ödülü’yle ödüllendirildi. 12 Eylül askeri yönetimince bu ve diğer yapıtları; Gül Ekmek, Taliplerin Ağıdı 7 yıl boyunca yasaklandı. Ozan 1979’da Yeni Türkü Yayınları, 1981’de Yeni Türkü Şiir Yayınları adıyla genç ozanlardan şiir broşürleri ve yapıtları yayınladı. Yeni Türkü ismini, şiirlerini besteleyen müzik topluluğuna ad olarak verdi.
Ozan, uluslar arası şiir ve kültür festivallerinde, sempozyumlarında (1981 Selanik, 1982 Belgrad, 1985 Moskova, 1987 Hamburg, 2003 Struga) Türkiye’yi temsil etti.
Şiirleri başta Almanca olmak üzere; Rusça, Arapça, İngilizce, Sırpça, Yunanca gibi dillere çevrilen ozanın bir çok besteci tarafından yüze yakın şiiri müziklendirildi. Barış Güllerinin Gümüş Denizi adlı yapıtının Dilsiz Sevdalılar bölümü 1983’te Türk-Yunan ortak jürisince Abdi İpekçi Barış ve Dostluk Şiir Ödülü birinciliğiyle ödüllendirildi. 1999’da Trabzon Gazeteciler Cemiyeti’nce ozana, Yılın Sanatçısı ödülü verildi.
Yaşar Miraç’ın 1978’de Kültür Bakanlığı Yarı Belgesel Kısa Film Senaryo ödülü alan Kemençe’nin Türküsü adlı çalışması 1993’te yönetmen Handan İpekçi tarafından filme çekildi. Ozanın şiir dışında yayınlanan Nasıl Bir Trabzon adlı yapıtı ve yayınlanmayan Horoncu, İçi Kalaylı Kazan gibi senaryoları, Muşmula, Kemençecik gibi çocuk oyunları ve masalları bulunmaktadır.

+-+-+-+-+-+-+

not: dede ( eRkan oban'ın LâKabı ) yukarıda fotoğrafta görüLen bass'ı bana vermişti. Ne acıdır ki evime giren hırsız dijital fotoğraf makinem, cep telefonlarım, yan flütüm, klavyelerim ve biLimum eşyayla birlikte bu bass'ı da çaldı.  ve sanırım bu fotoğraf benden başka kimsede de yok!

ve ne acıdır ki, dede kalp kRizi geçirdiğinde onu hastaneye yetiştiRen kişi kardeşim idi. ( son dönem birLikte çaLışıyoRLardı. )

ve ne acı biR öLüm... çoğu kimse onu hatıRLamıyoR biLe... :((

Yorumlar

Unknown dedi ki…
Erkan abi ile 1986 yıllarında tanıma şerefine nail oldum ve birlikte çok güzel zaman geçirdik..En zor zamanlarımda hep yanımda olmuştu.....Kendisini rahmetle ve sevgi ile anıyorum

Tuncay Yeniuğurel
ilyas dedi ki…
Çok erken bir kayıp tıpkı eftal küçük gibi,

Onların çağdaş türküleri iyi büyüdüm walkmanimde

Bu blogdaki popüler yayınlar

Türkiye'deki - Ülkemizdeki Başlıca Müzik Türleri

TÜRKİYE’DEKİ BAŞLICA MÜZİK TÜRLERİ  Halk müziği : Türkiye'nin çeşitli yörelerinde farklı ağızlar ve formlarda söylenen yöresel etnik müziklerin tümüdür. Yapısal olarak folklorun bir parçasıdır. Anadoluhalk müziği, sözlü halk müziği ve sözsüz halk müziği olmak üzere ikiye ayrılır. Sözlü halk müziğine genel olarak türkü adı verilir. Sözsüz halk müziği ise düzenli yöresel çalgı ezgileridir. Türk halk müziği formları : Halk türkülerinin ölçülü olanına kırık hava, ölçüsüz olanına uzun hava denir. Kırık Hava : Ritmik karakterleri ve ölçüleri belirgin olan ezgilerdir. Düzenli bir ritim özelliği göstermekle birlikte geleneksel söyleyiş kalıplarına bağlı olarak icra edilen bir formdur. Uzun Hava : Geleneksel Türk halk müziğinde genel olarak serbest ritmli (usulsüz) olarak söylenen ezgi türüdür.  Başlıca formları, bozlak , gurbet havası, hoyrat , divan, yol havası, Arguvan ağzı, Çamşıhı ağzı, maya , barak ağzı ve müstezattır. Başlıca çalgılar : Bağlama ( Saz ), Kaval , Kemençe ...

Masal ( DağLar Ardında bir Orman Varmış ) Nota EşLik Melodika&Blok Flüt

Dağlar ardında bir orman varmış ( 2 ) Orda bütün hayvanlar mutlu yaşarmış ( 2 ) Bir insan gelmiş çok da zalimmiş ( 2 ) Vurmuş bir bir onları kesmiş ormanı ( 2 ) Yağmur yağmamış güneş açmamış. ( 2 ) O zalimin sonunu gören olmamış ( 2 ) --------------------- Söz-Müzik: Salih AYDOĞAN EşLik: Y. BİŞGEN

Ortaokul Müzik Dersi Notları Hakkında / Kaç Not Vereceğiz?

EKLEME :  26 Temmuz 2014   Ölçme Değerlendirme Yönetmeliği ' nde yapılan değişikliğe göre en az ( ikisi   sınav  --e-okulda   sınav bölümüne yazılacak-- biri ders içi etkinlik ) 3 not girilecek . Performans görevi kaldırıldı ya hani... artık en az 4 not verme zorunluluğu yok anlayacağınız. a) Haftalık ders saati üç ve üçten az olan derslerde iki, üçten fazla olan derslerde ise üç sınav yapılır. Sınavların zamanı, en az bir hafta önceden öğrencilere duyurulur. Bir sınıfta/şubede bir günde yapılacak sınav sayısı 8 inci sınıfta üçü, diğer sınıflarda ikiyi geçemez. Sınavların süresi bir ders saatini aşamaz. Zümrelerde iki sınav bir ders ve etkinliklere katılım notu verilecektir diye karar almak gerekir (sınavlardan birisi yazılı yapılacaksa bu da belirtilmelidir) Hangi ölçeği kullanacağımıza da kendimiz karar verip zümreye yazıyoruz. Sınavlardan birisini isterseniz yazılı yapabilirsiniz ama ben ikisini de uygulama şeklinde yapıyorum ve değerlendirme ölçeği ha...