Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Makamsal Türk Müziğinde Aralıklar ve Koma Değerleri

Batı müziğinde iki sesin arası iki eşit parçaya bölünmektedir ve arada kalan ses diyez ya da bemol ifadeleriyle tanımlanır. Ancak Türk Müziğinde iki notanın arası her birine koma ismi verdiğimiz 9 eşit parçaya ayrılmaktadır. 1,4,5 ve 8 komanın özel isimleri ve harfleri(rumuz) vardır. Makamları ortaya çıkaracak olan dörtlü ve beşliler oluşturulurken bu isimler ve harflerden yararlanılır.

“Mazi Kalbimde Bir Yaradır” / DiLek Aktaşoğlu Türkân / nota

Not: Aşağıdaki bilgiler eski paylaşımdır.  Daha detaylı bilgiler ( Nota akor ve eşliği ) için buraya alayım sizi... Notalarını PeriLiKöşk ’ün diğeR bLoğundan aldım. Kendisine teşekkür ediyorum. Paint’le biraz temizledim, alladım, pulladım. Bu alttaki notayı da sağolsun Dersimiz Müzik Net 'ten @Sihirli Keman hazırlamış. Ben buraya sonradan ekledim. TANGO / Mazi Kalbimde Bir Yaradır Söz : Necdet Rüştü Efe Beste : Necip Celâl Andel Senfonik Düzenleme : Oğuzhan Balcı Ben de gönül çektim eskiden Yandı hayatım bu sevgiden Anladım ki bir aşka bedel Gençliğimmiş elimden giden Önünde ben geldim de dize Yâr olmadı bu kimse bize En nihâyet düşüp can verdim Gözündeki yeşil denize Sarmadımsa da belden, geçmedim bu emelden Bir hazîn maceradır, onu aldılar elden Başkasına yâr oldu, eller bahtiyâr oldu Gönlüm hep baştan başa virân bir diyâr oldu Mâzî kalbimde bir yaradır Bahtım saçlarımdan karadır

‘Bitmemiş Senfoni' kesinlikle biterdi!

Büyük şirketlerden birinin Genel Müdürü, gerçek bir klasik müzik aşığıymış. Günlerden bir gün, şehre ünlü bir orkestra gelmiş. Vereceği konserin en önemli parçası da Schubert'in ünlü 'Bitmeyen Senfoni'siymiş'. Genel Müdür bu eseri dinlemek için çok hevesli olmasına rağmen, işi nedeni ile, konsere gidemeyeceğinden, gelen davetiyeyi şirketin İnsan Kaynakları Başkanı'na vermiş ve 'Lütfen bu konsere git ve bana izlenimlerini aktar' demiş. Genel Müdür'den aldığı talimatla konsere giden müdürden, ertesi gün bir değerlendirme raporu gelmiş. ' Sayın Genel Müdürüm , 1- Dört obuacı konserin önemli bir süresinde boş oturdular. Bunların sayısı azaltılırsa konsere daha çok katkıda bulunurlar. 2- Orkestrada on iki kemancı var. Bunların hepsi aynı anda hareket ediyorlar, ve aynı notaları seslendiriyorlar. Bence ciddi bir yanlışlık. Kesinlikle personel tasarrufu yapılmalıdır. 3- Onaltılık notalara ağırlık verilmiş. Doğrusu b

Harflerle Muhabbet üzerine…

ben bu yazıyı çok beğendim. Bakalım siz de beğenecek misiniz? Harflerle Muhabbet Sadece bende mi oluyor, yoksa benim gibi düşünenlar var mı bilmiyorum ama harflerin birer kişiliği ve cinsiyeti olduğuna inanıyorum. Tanıştığımız insanların isimleriyle kişiliklerini ilişkilendirdiğimiz sık görülür ama tekil harf ile bu ilişkiyi kuranı, kendimden başka, bilmiyorum. Yazının devamında yaptığım saçma liste de, bu garip takıntımın bir tür dışavurumu sayılır. A - Kalın ünlü olmasından mıdır, yoksa yere sağlam basmasından mıdır bilemiyorum ama, çok kuvvetli ve karizmatik bir harf bence A. Grubu yönlendiren, esas adam. B - Bir centilmen. Kıvrımlı olması, meselelere kaba kuvvet yerine mantıkla yaklaşacağı izlenimini veriyor. Çok zeki olduğunu da söyleyemem ama dış görünümünün iyi olması sayesinde, ortalamanın üzerinde dikkat çekebiliyor. Aynı zamanda, ileri yaşlarında babacanlığıyla bilinecek sanki.   ve devamı buRada ===>

toK sesLi ne demektir?

ataLarımız maLum yüzlerce atasözü deyim kurgulamış, buLmuş. Var bir biLdikLeri eLbette… Neden “ Tok SesLi! ”? Bundan yıLLaaar yıLLar önce… deveLerLe pireLer okey oynarken, kaRıncaLar sabahtan akşama çalışıp yorulup ekmek parası kazanan pRoLeterken, tabii ki Kefendiler/ buRcu-vaLar, yani haziran-temmuz-ağustosböcekLeri sırt üstü ya da kıç üstü debelenip bir elinde cımbız öbür elinde gitar ( aLLahtan kaRafatma yazmamışım ) neş eLİ şen şarkılar çaLarken, ( neyi çaLdıkLarını anLayan anLadı… ) o tok kaRınLarıyLa yine neş eLi şarkıLar söyLerLermiş de miş miş… Hep çaLıştıkLarı haLde Karın Ları bir türLü doymayan Karın caLarın Gık’ı çıkmazmış. Zaten çıkanLarının da söyLediği şaRK ıLar hep Gık – mık diye başLar ve bitermiş. E, karınca kardeş aç karnınla, aç sesinLe şarkı söyLemek senin ne haddine ki zaten… ! İşte o zamandan beri bu şarkıların gözü kör oLmuş. Tok ses deyimini duymuşsunuzdur hepiniz. peki aç ses deyimini duyan var mı? Kardeşim insan hakkı diye birşey var. Derneği var

YaLancı Çoban / aLtyapı-eşLik / nota / hikâye

YALANCI ÇOBAN Küçük çoban koyun sürüsünü güdüyordu. Bir kurt görmüş gibi bağırmaya başladı: - Yetişin! Yetişin! Kurt var! Köylüler hemen koşup geldiler. Ama küçük çobanın yalan söylediğini anladılar.  Küçük çoban, aynı şeyi birkaç defa daha yaptı. "Kurt geldi!" diye bağırıp herkesi başına topladı. Derken, günün birinde kurt gerçekten geldi. Çoban yine: - Yetişin! Yetişin! Kurt var! diye bağırdı. Ne yazık ki köylüler, onun yine yalancıktan bağırdığını sanıp yanına gitmediler. Kurt ise sürüdeki koyunlardan birkaçını parçaladı, yedi. Fuat Baymur - Kemal Demiray (Çocuk Edebiyatı Antolojisi, 1961) kaynak MasaLın bir diğer ( uzunca olanı ) versiyonu Bir varmış,bir yokmuş.Ülkenin birinde bir şehir,şehrin içinde bir köy,köyün içinde de köylüler varmış.Bu köylülerin ekip biçtiği topraklar,topraklarında sere serpe dolaşsın, yesin,içsin, semirsin diye besledikleri kuzuları,koyunları varmış,varmış ta köy öyle zengin ya da ağası bol,fakiri çok değil, her köylünün evinde üç

Pembe Panter – The Pink Panther/ nota-müzik

  Pembe Panter 1963 yıLında Blake Edwards tarafından yapıLmış bir fiLm asLında. Ancak çok beğeniLdiği için oLsa gerek daha sonradan çizgi fiLmi de yapıLdı. detayLar için buRaya tıkLamanız gerek. fiLmin kendisi oLduğu kadar müziği de çok seviLdi, hatta fiLmi değiL ama müziğini biLen ( en azından benim çevremde ) daha fazLa kişi var. Bu arada müziğinde Henry Mancini ’ye ait oLduğunu beLirteyim. Bu tür müzikLeri çocukLarın da çok sevdiğini göRüyorum. ÖzeLLikLe çizgi fiLmLerde, biLirsiniz işte kLasik müzik çok çaLınır. Hani bir de derLer ki bizimkiLer anLamaz, sevmez kLasik müziği, heLe çocukLar hiç sevmezLer. Peki bunLar ne müziği? Pembe panter biLdiğimiz caz müziği türünde, ya da ne biLeyim işte “ Tom ve Jerry ” çizgi fiLminin müzikLeri hep kLasik. Sevmemeyi anLarım, zira kimseye zorLa birşeyi sevdiRemezsiniz. Ama bu örnekLer, müzik eğitimcilerine, duyarLı öğretmenlere, annelere babalara  bu anLamda yöntem biLe sunuyor. AnLayana tabii ki…  notaLarı nasıL indireceksiniz? koL

Çocuk şarkısı altyapı/eşlik – OkuL Türküsü / Cenan Akın

Cenan Akın ’ın tüm eserleri güzel… OkuL Türküsü Do Karar ( indir ) Re Karar ( indi r ) kuLLandığım akorLar ( bazen soran çıkıyor ) CeNaN aKın 1932 yılında Şebinkarahisar'da doğdu. İstanbul Belediye Konservatuvarı'na girdi. Raşit Abet'ten armoni, Ferdi Statzer'den kompozisyon dersleri aldı; okulun vurma çalgılar bölümünü bitirdi. 1955'de bir bankanın Melodi Ödülü'nü kazandı, konservatuvarda armoni, koro ve derleme dersleri vermeye başladı. İstanbul Şehir Orkestrası'nda vurma çalgılar çaldı, İstanbul Üniversitesi Gençlik Korosu'nu yönetti. 1968'de Almanya'da koro yönetmenliği kurslarına katıldı. Alman hükümetinin çağrılısı olarak, bu ülkede incelemeler yaptı. İstanbul Şehir Operası'nda ve İstanbul Devlet Operası'nda koro şefi yardımcısı oldu. TRT Çoksesli Korosu'nun kuruluşunda ses taraması yapan ve TRT adına Van yöresinde türküler derleyen Akın, 1975'de İstanbul Devlet Konservatuvarı Armoni ve Konturpuan Yük

çocuğunuza, öğrencinize, yeğeninize hemen hergün bir öLçek söyLeniLecek reçete!

Ne olursa olsun seni seviyorum. Çocuklarınızın onları koşulsuz sevdiğinizi bilmelerini sağlayın. Onları sevmeniz için her zaman iyi, başarılı ya da akıllı olmaları gerekmediğini vurgulayın. Onların başarı ve başarısızlıklarını sevin. Sana saygı duyuyorum. Çocuklar da saygıyı hak ederler! Çocuklarınıza saygı gösterdiğinizde, onlara başka insanların değer ve sınırlarına saygı duymayı da öğretirsiniz.   Kararını destekliyorum. Onlara zarar verecek birşey olmadığı sürece kararlarını destekleyin. Hayal ve hedefleri ebeveynleri tarafından desteklenmediği için ömür boyu gücenme ve pişmanlık duygularıyla yaşayan pek çok yetişkin vardır.   Seni dinliyorum. Hüküm vermeden ve eleştirmeden dinleyin. Kendinizi referans göstermeden dinleyin. Yalnızca dinlemek niyetiyle dinleyin. Söylediklerini anlamanız, birşeye bağlamanız ya da beğenmeniz gerekmez. Yalnızca dinleyin.   Günüme renk katıyorsun! Çocuğunuzun, yaşamınıza ne kadar çok neşe kattığını bilmesini sağ

Müzik Tarih Şeridi / Müzik dersi performans ya da proje çalışması

Teşekkürler sihirLi keman ( http://www.dersimizmuzik.org  ) öğretmenim. Zira onun öğrencileri hazırlamış bu ödevi, sağ olsun o da bizlerle paylaştı. Bu arada ödevi hazırlayan “ Ali ” isimli öğrencimize de teşekkür ederim. Biliyorsunuz tarih şeridi tarihi dönemlerin, önemli olayların kronolojik olarak gösterildiği, üzerinde küçük bilgi notlarının ve o dönemi simgeleyen resimlerin olduğu görsel bir materyaL. Bu öğrencilerimiz bu ödevde tarih derken müzik tarihini tarih şeridi olarak hazırlamışlar. Fikir vermesi amacıyla ben de sizlerle paylaşıyorum. Bence iyi bir ödev konusu, düşünenlere tebrikler! hep diyorum “ düşünmek güzeLdir! ” diye ... :) Ama bunun sıralaması aslında şöyle : “ Öğrenmelisin, düşünmelisin, yaratmalısın! ” Rönesans (1450–1600) Belli başlı ilk polifonik bestelerin ortaya çıktığı (teksesli müzikten çoksesli müziğe geçilen) dönemdir. Müzik, kilise çevresinde gelişmiştir. Vokal müzik yaygındır (özellikle madrigaller). Bunun yanısıra, basit çalgı toplulukları olan k