Ana içeriğe atla

Kayıtlar

REHBERLIK etiketine sahip yayınlar gösteriliyor

Makamsal Türk Müziğinde Aralıklar ve Koma Değerleri

Batı müziğinde iki sesin arası iki eşit parçaya bölünmektedir ve arada kalan ses diyez ya da bemol ifadeleriyle tanımlanır. Ancak Türk Müziğinde iki notanın arası her birine koma ismi verdiğimiz 9 eşit parçaya ayrılmaktadır. 1,4,5 ve 8 komanın özel isimleri ve harfleri(rumuz) vardır. Makamları ortaya çıkaracak olan dörtlü ve beşliler oluşturulurken bu isimler ve harflerden yararlanılır.

öğrenmeyi öğrenme / doç. dR. yükseL özden

bu sLaytın elime nasıl geçtiğini hatırLamıyorum ancak hazırLayan BAÜ Necatibey Eğitim Fakültesi’nden ( 2002 ) Doç. Dr. Yüksel ÖZDEN öğretmenimize teşekkür etmek boynumun borcudur. Dökümanda isim olarak ahmet aktaş yazıyor. muhtemeLen net oRtamına taşıyan kişidir kendisi. Ona da bir teşekkür yoLLuyorum. güzeL hazırLanmış, emek veriLmiş bir sunum. tüm eğitimci arkadaşLara faydaLı oLması diLekLerimLe… Ogrenmeyi_Ogrenme_Gonderen_Ahmet_Aktas View more presentations or Upload your own.

Kişiliğiniz yoksa diğerleri hiçtir.

emine öğretmenin bLoğu nda gördüğüm bu aLttaki yazıyı bu ara önüme geLene anLatıyorum. Bari bLoğa da ekLeyeyim dedim. 1982 yılında Gazi Üniversitesi Basın Yayın Yüksek Okulu'nda okuyan 2.sınıf öğrencileri Türkiye Ekonomisi dersinin hocasının gelmesini bekliyor. Sınıf,öğrencilerin gürültü patırtısıyla sallanırken sert görünüşlü hoca kapıda beliriyor. İçeriye kızgın bir bakış atıp kürsüye geçiyor.  Tebeşirle tahtaya kocaman bir " 1 " rakamı çiziyor. " Bakın " diyor. Bu kişiliktir . Hayatta sahip olabileceğiniz en değerli şey... Sonra " 1 " in yanına bir " 0 " çiziyor: Bu başarıdır . Başarılı bir kişilik " 1 " i ( 10 ) yapar.  Bir " 0 " daha.." Bu tecrübedir ." 10 " iken " 100 " olursunuz.  Sıfırlar böyle uzayıp gidiyor: Yetenek,sevgi,disiplin... Eklenen her yeni " 0 " ın kişiliği 10 kat zenginleştirdiğini anlatıyor hoca.  Sonra eline silgiyi alıp baştaki " 1 " i siliy

Gece ile gündüzü nasıl ayırt edersiniz?

Bir bilge kişi, çölde öğrencileri ile otururken " Gece ile gündüzü nasıl ayırt edersiniz? " diye sordu;" Tam olarak ne zaman karanlık başlar, ne zaman ortalık aydınlanır? " Öğrencilerden biri, " Uzaktaki sürüye bakarım " dedi. " Koyunu, keçiden ayıramadığım zaman, akşam olmuş demektir. ” Başka bir öğrenci söz aldı ve " Hocam " dedi. " İncir ağacını, zeytin ağacından ayırdığım zaman, anlarım ki sabah başlamıştır ." Bilge kişi, uzun süre sustu. Öğrenciler meraklandılar ve " Siz ne düşünüyorsunuz hocam? " diye sordular. Bilge kişi bu soruyu şöyle yanıtladı: " Yürürken karşıma bir kadın çıktığında, güzel mi, çirkin mi, siyah mı, beyaz mı diye ayırmadan, ona 'Bacım' diyebildiğimde… Ve yine yürürken önüme çıkan erkeği, zengin mi, yoksul mu diye bakmadan, milletine, ırkına, dinine aldırmadan, kardeşim sayabildiğimde anlarım ki sabah olmuş, aydınlık başlamıştır. "

Yaratıcı Drama

Yaratıcı Drama ve Eğitimde Kullanılışı Eğitim, tanımı ve içeriği ile en zor kavramlardan biri. Eğitim alanında da en mükemmele ulaşmak uzun yıllardır insanları hep meşgul ede gelmiştir. Eğitimi insanlarda kalıcı ve istendik yönde bilgi ile donatmak diye tanımlamak yanlış olmaz sanırım. İşte ülkemizde son yıllarda karşımıza cıkmış olsa da dünya gündeminde epey eski bir yeri olan “Yaratıcı Drama “ konusuna değinmek istiyorum. Beni buna iten ise, bu yılki sene sonu mesleki etkinlikler çerçevesinde bize verilen bir seminer oldu. Size aktaracaklarım bu seminer sonunda merak edip derlediğim bilgilerin bir aktarımı olacak. Umarım mesleğe yeni başlayan meslektaşlarıma ve velilere faydalı olur. Yaratıcı Drama; Çıkış noktası olarak, bir davranış, bir kelime, bir cümle veya fikirden yola çıkarak, tiyatro tekniklerini de kullanarak, grup çalışması içinde eski yaşantılarından yararlanarak yeniden çağlandırma eylemidir. Yaratıcı Drama uygulamalarının kendi içinde ve bir bütünlük taşıyan aşamaları va

“O kadar fazLa eğitimLisin ki, akıLLı oLamazdın!…”

Zeka gerçekten nedir ?... Ben ordudayken, bir çeşit yetenek testine tabi tutulmuştum, normal sonuç olan 100 üzerinden 160 aldığım zaman bölükteki hiçkimse bu skoru daha önce görmediğinden bir iki saat boyunca epey yaygara koptuğunu hatırlıyorum. (bunun mevcut mutfak sorumlusu görevime bir katkısı olmadığını da belirtmem lazım) Bütün hayatım boyunca bu yüksek skor durum böyleydi aslında, durum böyle olunca da durumdan memnuniyetle zeki olduğum hissine kapıldım ve diğer insanların da böyle düşünmelerini bekledim. Gerçekte ise, bu durum aslında sadece belli bir akademik tip sorulara cevap vermede başarılı olduğumu gösterir demek değil mi (hem de aslında benimle aynı entellektüel sınırlara sahip olan insanların hazırladığı sorulara)? Örnek olarak, bir oto tamircim vardı, muhtemelen bu testlerin hiçbirinde 80'den yukarı bir sonuç alamazdı, ve ben de herhalükarda ondan zeki olduğumu kabul ederdim. Buna rağmen ne zaman arabamda bir arıza olsa ona yetiştirir, endişeli birşekilde mot

çocukların yaptıkLarı resimLeri nasıL yorumLamaLıyız?

Çocuklar büyüyüp, olgunlaştıkça resimleri daha ayrıntılı oranlı ve gerçekçi olur. Her yaş dönemi resimlerinin belirgin özellikleri vardır. Unutulmamalıdır ki; çok güzel resim yapan çocuk zekidir, zeki çocuklar güzel Resim yapar, zeki olmayanlar güzel resim yapamaz… DENİLEMEZ .   Dönemler 1- Karalama dönemi (1-4) yaş arası Çocuklar bu yaşlar arasında gelişi güzel çizimler yaparlar. Resimler daha çok oyun amaçlıdır. Çizgiler, tren rayı ve benzeridir.  2- Şema öncesi dönem (4-7) yaş arası Üç yaş çocuğu tipik yuvarlak kafa çizebilir. İnsan çiz denince baş ve ayakları olan insan çizebilirler. Yüz hatlarını belirleyebilir. Dört yaş çocuğu kolları ve bacakları olan çöp adam çizebilirler. Beş yaşındaki çocuğunun yaptığı insan ve evler daha belirgin olmaktadır. Altı yaş çocuğunun yaptığı resimler de artık yavaş yavaş konuda vardır. Resimlerde yer zemini çizgisi mevcuttur. Resimlerde saydamlık da vardır. Örneğin ev çizimlerinde evin içindeki eşyalarında çiziliyor olması gibi. 3

Dil Ve İletişim Becerileri Kazandırmada İşitsel Ve Görsel Hafızanın Geliştirilmesi

I. Dinlemek ve Temel Konuşma İlkeleri A . Sesin Geldiği Yönü Anlamak: 1. Terapist çocuğun arkasında durarak herhangi bir ses verir. “ ses nereden geliyor ” sorusunu sorar. Bu alıştırmada çocuk önce sesi dinlemeli ve sonra başını sesin geldiği yöne çevirmelidir. 2. Terapist çocuğun dikkatini çevreden gelen işitsel uyaranlara çeker. Su sesi, saat zili, telefon, araba, kapı sesi gibi sesleri bu alıştırma için kullanır. Çocuğa seslerin tek tek nereden geldiğini sorar. 3. Terapist küçük bir müzik kutusu kullanır. Çocuğu odadan çıkarır ve müzik kutusunu kurarak bir yere saklar. Sonra çocuğu  odaya alır. Çocuk sesi dinleyerek sesin geldiği yeri tayin eder ve müzik kutusunu bulur. Sesin geldiği yeri bulamazsa terapist yardım eder. B. Sesleri Ayırabilmek: 1. Çocuğa farklı sesi olan iki nesne gösterilir(düdük, trampet vb.). daha sonra bu nesnelerin sesleri dinlettirilir. “ bak bu trampet, sesini dinle ” “ bak bu düdük, sesini dinle ” şeklinde çalışma yapılır. 2. Terapist yuka

DiL ve Konuşma EgzersizLeri

DİL GELİŞİM EGZERSİZLERİ DİL HAREKETLERİ: Ø Dili dışarı çıkarmak Ø Dili dudakların sağına soluna değdirmek Ø Dili dışarı içeri çekmek Ø Dili buruna doğru sokmak Ø Dili çeneye doğru çıkarmak Ø Dilin ucunu alt-üst dişlerle ısırmak Ø Dil ile dudakları yalama.(yuvarlayarak) Ø Dili üst ön dişlere değdirme Ø Dili şıklatma (dil ile üst damağa vurup alt damağa çekerek ses çıkarma) Ø Dil ucunu üst dişlerden en aşağıdaki ve en soldakine değdirme Ø Dil ucunu alt dişlerden en sağdaki ve en soldaki üzerine değdirme Ø Dili ağız içinde (u) biçiminde kıvırma (yanlarda) Ø Dil ile dudakları ıslatma DUDAK HAREKETLERİ Ø Dudakları yanlara doğru(alt-üst)çekerek dişleri bitişik vaziyette gösterme Ø Üst dişleri gösterme Ø Alt dişleri gösterme Ø Üst dudağı ısırma Ø Alt dudağı ısırma Ø İki dudağı da ağız içine almak Ø Alt dudağı dışa döndürmek Ø U sesi çıkarır gibi dudakları öne uzatmak Ø Dudakları birbiriyle içe doğru sıkıştırmak Ø Kalemi dudakları arasında tutmak Ø Ruju dağıttığ

SINIFTA DAVRANIŞ YÖNETİMİ

Nitelikli öğretimi gerçekleştirecek olan öğretmenin beş temel alanda beceri sahibi olması gerektiği belirlenmiştir. *Zamanı iyi kullanma, *Öğrenci davranışlarını yönetme-sınıf yönetimi, *Sunuya yer verme, Öğretimi değerlendirme *Öğrencilere dönüt verme. SINIF YÖNETİMİ: Sınıf Yönetimi: Dersin amaçlarını öğrenciye kazandırmak için, ders ve derslikle ilgili düzenlemeleri gerçekleştirerek, dersin amaçları doğrultusunda iletişim kurarak, öğrencinin davranışını denetleme ve yönlendirme işidir. * Sınıf yönetiminde en önemli olan öğrencilerin davranışlarını yönetmedir." DAVRANIŞ YÖNETİMİ Öğretimin ön koşulu , sınıfta öğrenci davranışını yönetmedir. Davranışların ve öğrenmenin iyi yönetildiği sınıfta, öğrenciler öğretim amaçlarının gerçekleştirir ve amaçların gerçekleşmesini engelleyen davranışlar gözlenmez. Davranış yönetiminin amacı; kişiyi kendi kendisini kontrol eder hale getirmedir. Diğer kişi ya da gruplarla bağlantılı olarak değişik ortamlarda bir kişinin

Kurşunkalem...

Çocuk, büyükbabasının mektup yazışını izliyordu. Birden sordu : - Bizim başımızdan geçen bir olayı mı yazıyorsun ?   Benimle ilgili bir hikâye olma ihtimali var mı ? Büyükbaba yazmayı kesti, gülümsedi ve torununa şöyle dedi : - Doğru, senin hakkında yazıyorum. Ama kullandığım kurşun kalem yazdığım kelimelerden çok daha önemli. Umarım büyüdüğünde bu kalemi sen de seversin. Çocuk kaleme merakla baktı ama özel bir şey göremedi. - İyi ama bu kalem benim hayatımda gördüğüm diğer kalemlerden hiç farklı değil ki ! - Bu tamamen nesnelere nasıl baktığınla ilgili. Bu kalemin beş önemli özelliği var ve sen de bu özellikleri kendinde benimseyebilirsen hep dünyayla barışık bir insan olursun. Birinci özellik : Harika şeyler yapabilirsin ama attığın adımları yönlendiren bir el olduğunu asla unutma. Bizim için bu el Tanrı'dır ve her zaman kendi kudretiyle bizi o yönlendirir. İkinci özellik: Zaman zaman her ne yazıyorsam durmam ve kalemimin ucunu açmam gerekir. Bu k