Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Makamsal Türk Müziğinde Aralıklar ve Koma Değerleri

Batı müziğinde iki sesin arası iki eşit parçaya bölünmektedir ve arada kalan ses diyez ya da bemol ifadeleriyle tanımlanır. Ancak Türk Müziğinde iki notanın arası her birine koma ismi verdiğimiz 9 eşit parçaya ayrılmaktadır. 1,4,5 ve 8 komanın özel isimleri ve harfleri(rumuz) vardır. Makamları ortaya çıkaracak olan dörtlü ve beşliler oluşturulurken bu isimler ve harflerden yararlanılır.

ÇAYKOVSKİ VE SPONSORU!!...

Nadejda Filaretovna von Meck , genç yaşta evlendiği demiryolu mühendisi olan eşini 1876’da kaybettiğinde, on bir çocuğuyla birlikte büyük bir servetin sahibi olur. Zengin dul, Rus aristokratlarının yaşantısına ayak uydurmak yerine inzivaya çekilir. Dönemin ünlü bir bestecisine hayran olan bu bayan, onu yıllık düzenli bir gelire bağlar. Böylelikle de besteci, geçim derdinden uzaklaşarak tamamıyla müziğe verir kendini. Müzik sever kadının Kiel'deki köşkünde ve Simaki’deki evinde kalan besteci , dördüncü senfonisini “ en iyi arkadaşıma ” diyerek bayan von Meck ’e ithaf eder.İki insan 13 yıl mektuplaşırlar ama hiç görmezler birbirlerini. Besteci , 13 yılın ardından aldığı bir mektupla hayal kırıklığına uğrar. Bayan Meck , iflasın eşiğinde olduğunu ve yardımı keseceğini yazmaktadır. Önceleri zengin bir kadının kaprisi olarak yorumlar mektubu. Onuru kırılır ama “ en iyi arkadasına ” duyduğu yakınlık üstün gelerek, Bayan von Meck ’den uzaklaşmak istemez. Ne var ki bestecinin tüm yaklaşı

CARL GAUSS

Ekim 1795 yılında Göttingen Üniversitesi’ne kaydolduğu zaman “ Matematikçi mi olayım, edebiyatçı mı olayım? ” diye düşünüyordu ve bu kararsızlığı altı ay kadar sürdü. Matematik ve edebiyat dünyaları nefeslerini tuttular. Sonunda 30 Mart 1796 tarihinde bir defter açtı, “ Bugün eşkenar bir onyedigenin cetvel ve pergelle nasıl çizileceğini buldum ” dedi. Bu aynı zamanda onun matematikçi olmaya karar verişi de oldu. Bu problem ikibin yıldır açık olan bir problemdi... CARL FRİEDRİCH GAUSS bu hatıra defterini, matematiksel hatıra defterini, ölünceye kadar kullandı. Bu defter ancak o öldükten 43 yıl sonra ortaya çıktı ve içinde 146 tane, basılmamış, küçük küçük çok önemli teorem bulundu. Bütün hayatı boyunca “ öz ama olgun ” ilkesiyle hareket etti ve çok az yayın yaptı ama her yaptığı yayın, her bulduğu buluş tam, olgun ve mükemmeldi. Çalışmalarını sade bir odada gerçekleştirdi; çıplak bir masa, mobilyasız bir oda ve ancak yetmişinci doğum gününde arkadaşları ve gençler tarafından ikna ed

YANLIŞ İFADENİN SEBEP OLDUĞU ÖLÜM

III. Selim zamanında zamanın en bilgili ve en saygın bilim adamı Şanizade Ataullah Efendi 'dir. Bizim topraklarımızda meyve veren ağacı taşlamak adetten olduğu için Ataullah Efendi 'de hak ettiği yerlere bir türlü gelemez. Saray hekimi ölünce yerine onun atanması beklenirken u gerçekleşmediği gibi saray hekimliğine atanan sadrazamın adamı hakkında dedikodu ettiği iftirasıyla sürdürülür. Padişah daha sonra durumu anlar ve Ataullah Efendi hakkında af çıkarır. Fakat Ataullah Efendi 'ye af fermanını götüren görevli heyecandan şaşırıp, " İtlakınıza ( affınıza ) ferman getirdim " diyecek yerde, " İtlafınıza ( idamınıza ) ferman getirdim " deyiverince Ataullah Efendi hemen fenalaşır ve ölür...

“yetmişikibuçuk millet” deyiminin kökeni

Dilimizde geçen “ yetmişikibuçuk millet ” deyiminin kökeni şu imiş meğer : Tanrı-Kral Osiris ’i kardeşi Set ’le yetmişiki kişiyi oyuna getirip bir sandığa tıkar, sandığı kurşunla lehimleyip suya atarlar. “Yetmişiki” sayısı üçler, yediler, kırklar gibi mitos’larda kullanılan bir sayı... Türkler, Çingene 'yi horlamak için onları “buçuk millet” sayıp “yetmişikibuçuk” millet ya da “yetmişiki millet” demişler. ( Aziz Nesin . Okuduğum Kitaplar. Birinci Basım: Ekim 2000. Adam Yayınları. S.211) ben bu bilgiyi Aziz Nesin ’in “ Okuduğum Kitaplar ” isimli kitabında buldum. Aziz Nesin de çevirisini Bilge Karasu ’nun yaptığı D.H.Lawrance ’ın "Ölen Adam" kitabından aktarmış.

drama uyguLamaLarı: Sir Dominic Oyunu

DOROTHY HEATHCOTE’un ROL ile EĞİTİM YÖNTEMİNE İLİŞKİN ÖRNEK ÇALIŞMA SİR DOMİNİC OYUNU   Grup: 10-11 yaş; 12 erkek çocuğu; okul salonu Ders süresi: 45 dakika Amaçlar: Ahlaki ikilemin, öykü kullanılmasından daha etkili olabilen drama yoluyla anlaşılıp anlaşılamayacağının denenmesi. Bu ders Ahlaki Eğitim tasarısının bir parçasıdır. Öğretmen, sınıfta bir ısınma yaptırır. İlgilerini sağlar, özgüveni yaratır. Bu fikri ileri sürerken role girecektir. Öğretmen, çocuklara, anında algılayıp hareket edecekleri, bir çalışma yapacaklarını açıklar. Onlara kısa bir alıştırma önerir. İçlerinden biri ile konuşmaya başlar: “İki paket cips lütfen.”  Neredeyim?’   ‘Balıkçı dükkânı.’ ‘Ben kimim?’ ‘Müşteri.’   ‘iyi.’ Başka bir çocuğa: “Tamam evlat, senin adın ne? Gecenin bu saatinde dışarıda ne arıyorsun?"   ‘Ben kimim?’   ‘Polis.’   ‘Doğru.’ Öğretmen atmosferi hazırlar ve çalışmayı yapılandırmaya başlar . Öğretmen, çocuklara şimdi yapacaklarının o kadar kolay olmayabileceğini anlatır.  Şimdi y

drama uyguLamaLarı: Ses Çalışması

Yaş: 11 – 13 Konu: Ses Eğitimi Amaç: Ses eğitimine giriş yapmak. Grup duygusunu geliştirmek, konsantrasyonu pekiştirmek, toplulukla çalışma isteğini geliştirmek, grup içinde uyum sağlamak. Çalışma Alanı: Zemini parke ya da halı kaplı boş bir salon. Isınma: Katılımcıların bedenlerini ısıtacak/gevşetecek bir genel ısınmanın yanı sıra, boğumlanma temrinleri. Ses ısıtma ve ses açma. Herkes salona dağılsın, kümeleşmeyelim. Tek tek ama hep beraber çalışacağız. Yaptığınız işe konsantre olun ve birbirinize yardım edin. Hep birlikte anlamlı sesler çıkaracağız. Durun! diye bağırdığımda ya da el çırptığımda tüm seslerin anında kesilmesi gerekir. Hazır mısınız? Evet, herkes susturma sesi çıkarsın… Şşş… Şimdi fısıldama... Tıslama… Mırıldanma… Mızırdanma… İnleme… Yakarma…  Söylenme… Homurdanma… Kükreme… Bağırma… Durun! Son çıkardığımız sesten başlayarak (sondan başlayarak), başa doğru gideceğiz. Bağırma… Kükreme… Homurdanma… Söylenme… Yakarma… İnleme… Mızırdanma… Mırıldanma… Tıslama... F

Takdir-Teşekkür almak için gerekli puanlar

Dönem sonu itibariyle öğrencilerin başarılarından dolayı alacakları takdir ve teşekkür belgelerini alma kriterleri ekim 2007'de değiştirildi. Ancak bu konunun henüz tam olarak bilinmediğine şahit oluyoruz. İlköğretim Takdir teşekkür puanları değişti. Bir öğrencinin takdir alabilmesi için derslerin dönem puanları ortalamasının en az 85, teşekkür alabilmesi için derslerin dönem puanları ortalamasının en az 70 olması gerekiyor. Bu durum şöyle bir sonuca yol açıyor. 5'lik sisteme göre ağırlıklı ortalaması 4,95 olan birisi takdir alamayabilir veya ortalaması 4ün altında birisi teşekkür alabilir. Yani bu hesaplama sisteminin 5 lik sistemle kıyaslanması yanlış hesaplamalara yol açabilir. İlköğretim Kurumları Yönetmeliğinin ilgili maddesi şöyledir: “Ödüllendirilecek Davranışlar ve Ödüller Okul Öğrenci Davranışlarını Değerlendirme Kurulunca, örnek davranışları ile derslerdeki gayret ve başarılarıyla üstünlük gösteren öğrenciler; a) (5 Ekim 2007 Gün ve 26664 SRG) 4, 5, 6, 7 ve