Ana içeriğe atla

Kayıtlar

oyun etiketine sahip yayınlar gösteriliyor

Makamsal Türk Müziğinde Aralıklar ve Koma Değerleri

Batı müziğinde iki sesin arası iki eşit parçaya bölünmektedir ve arada kalan ses diyez ya da bemol ifadeleriyle tanımlanır. Ancak Türk Müziğinde iki notanın arası her birine koma ismi verdiğimiz 9 eşit parçaya ayrılmaktadır. 1,4,5 ve 8 komanın özel isimleri ve harfleri(rumuz) vardır. Makamları ortaya çıkaracak olan dörtlü ve beşliler oluşturulurken bu isimler ve harflerden yararlanılır.

Diğer açık hava oyunları

Bilye oyunu En eski çocuk oyunlarından biridir. Bilye denen küçük, sert küre biçimindetoplarla oynanır. Roma İmparatoru Augustus Caesar'ın da çocukluğunda bilye oynadığı bilinmektedir. Eskiden yuvarlak çakıllar ya da meyve çekirdekleri bilye olarak kullanılırken, 18. yüzyılda mermer bilyeler yapıldı. Bilye oyunlarının adı ve kuralları oynandığı ülkeye göre değişiklik gösterir. Türkiye'de renkli cam bilyelere "misket" denir. En çok oynanan bilye oyunları ise "tumba", "kuyu" ve "Üçgen"dir. Bilye oyunlarında ortak nokta, bilyeyi yuvarlayarak başka bir bilyeye çarptırmak ve onu kazanmaktır. Bilye, kıvrılan işaret parmağının içine oturtulur ve başparmakla itilerek atılır. "Kaptan Oyunu"nda, bilyeler yerde açılan belirli sayıda çukura önceden saptanmış bir sıraya göre sokulmaya çalışılır. Bunu başaran oyuncu, rakibinin bilyesine atış yapma hakkı kazanır. Seksek Seksek oyununda yere kare ve diktörtkenler çizilir kareler ve diktö

Topla oynanan oyunlar

Yakan Top Yakan top oyunu en az 4 kişiyle oynanır.Oyuncular ya sayışarak ya da eşleşerek iki eşit sayıda grup oluştururlar. Sonra yazı tura atarak ilk kim bir olacak onu belirtirler.ondan sonra birinci çıkan grup ortaya geçer.Ondansonra diğer grup ortadaki grubu vurmaya çalışır.Eğer atılan top birine gelirse o kişi oyun dışına çıkar.Eğer top atılınca yukarıdan gelen topu havada tutunca 1 tane can almış oluyorsun.Eğergruptaki herkes vurulursa diğer grup ortaya geçiyor.Ve bu seferde diğer grup onları vuruyor. İstop İstop'ta oyuncular bir daire oluşturur. Oyunu başlatmak için oyunculardan biri ebe olur. Ebe, oyunculardan birinin adını söyleyerek topu havaya atar. Top yere düşerken, adı söylenen oyuncu topu havada yakalarsa, başka birinin adını söyleyerek topu yeniden havaya atar. Topu havada tutamayan oyuncu, topu yerden eline aldığında "İstop!" diye bağırır. Kaçışan oyuncular "İstop" dendiği anda oldukları yerde durmak zorundadır. Bu durumda ebe, duran oyun

kovaLamaca oyunLarı

Saklambaç Saklambaç en az 4 kişiyle oynanır.Oyuncular aralarında sayışarak veya parmak tutuşarak bir ebe bir tane duvara önünü dönerek sayar. Ebe en az 50 ye kadar dışından sayar. Bu sırada diğer oyuncularda ebe sayana kadar farklı veya aynı yerlere saklanırlar. Ebe dışından saymayı bitirince oldu diye bağırır ve gözünü açar. Ve diğer oyuncuları bulmaya çalışır.Diğer oyuncular ise ebe kalenin başından ayrıldığını görünce ebenin saydığı yere sobe diyerek ebeler.Ebeliyen kişiler ebe olmaz. Ondan sonra ebe diğerlerini bulmaya çalışır. Eğer ebe bir kişiyi görüpte onun adını yanlış söylerse diğer oyuncular saklandığı yerden çıkar ve çanakk çömlek patladı diye bağırırlar. Ve ebe olan kişi yeniden ebe olur. Bu oyunu oynarsanız eğer akşam oynamayı tercih edin... Köşe kapmaca Genellikle sokakta oynanır. Çünkü sokaklar, oyuncuların kendilerine köşe olarak tutmaları gereken bina kapıları, iki ağaç ya da pencere arası gibi yerler açısından daha zengindir. "Köşe

SakLambaç

Saklambaç en az 4 kişiyle oynanır.Oyuncular aralarında sayışarak veya parmak tutuşarak bir ebe bir tane duvara önünü dönerek sayar. Ebe en az 50 ye kadar dışından sayar. Bu sırada diğer oyuncularda ebe sayana kadar farklı veya aynı yerlere saklanırlar. Ebe dışından saymayı bitirince oldu diye bağırır ve gözünü açar. Ve diğer oyuncuları bulmaya çalışır.Diğer oyuncular ise ebe kalenin başından ayrıldığını görünce ebenin saydığı yere sobe diyerek ebeler.Ebeliyen kişiler ebe olmaz. Ondan sonra ebe diğerlerini bulmaya çalışır. Eğer ebe bir kişiyi görüpte onun adını yanlış söylerse diğer oyuncular saklandığı yerden çıkar ve çanakk çömlek patladı diye bağırırlar. Ve ebe olan kişi yeniden ebe olur. Bu oyunu oynarsanız eğer akşam oynamayı tercih edin...

yerden yüksek oyunu

  yerden yüksek oyunu : kaldırımlı yollarda oynanır,  oyuncular ebeyi çıldırtacak gibi kaldırımdan iner diğer kaldırıma çıkarlar  etrafında fır dönerler, ebe hiçbirini ebelemeiyi beceremez. kaldırıma çıkınca "yerden yükseeeekkkk" dersin  artık ebelese de fark etmez mühim olan kaldırımın altındayken ebelemektir... oyuncular asla kaldırımdan inmeden durmazlar oysa öyle bir kanun yok ama zırt pırt inip ebeyi çıldırtırlar, bir şehir ara sokak oyunu işte.... :)) gönderen: Alp Arslan Çakıcı

yüzük kimde oyunu

yüzük kimde oyunu: Kızlar tarafından oynanır. Ebenin avucunun içinde bir yüzük olur. Diğer oyuncular sırayla dizilmiş olarak oturmaktadırlar. Oturanlar iki ellerini avuçiçleri birbirine bakacak şekilde birleştirir. Ebe iki avucu arasında gizlediği yüzüğü diğerlerinin avuçlarının arasında sırayla dolaştırırken birine gizlice bırakıverir. Oyunda amaç yüzüğün kimde olduğunu bulmaktır. Ebe yüzüğü sakladıktan sonra eline havlu veya eşarp gibi bir şeyden yapılmış bir sopa alır. (Sopa haline getirmek için havlu önce ikiye katlanır. sonra ip büker gibi bükülerek sertleştirilir.) Ebe oyunculardan istediğine yüzük kimde diye sorar. Bilen ebe olur. Bilemeyene bu 'sopayla' vurur. Bir de bizim evcilik oyunu bağlamında bebeklere gazete kağıdından elbise dikme seanslarımız vardı ki tadı ençok damağımda kalan oyun budur. Çünkü bu elbiseler model model olurdu. Her çocuk yaratıcılığını konuştururdu. yazan:nicomedian

Bisikletli saklambaç

Bisikletli saklambaç: Yazlık sitelerde 2 bisiklet ve kızlı erkekli çok kalabalık gruplarla sadece geceleri oynanır. Gelişmiş versiyonunda ebeler fener de kullanabilir. Oynama alanı, site içindeki önceden belirlenmiş sokaklar üzerindeki bütün alandır. Genellikle ağaçlık ve ormanlık alanlar oyun dışında bırakılır. Ebeler (2 kişi) bisiklet üstünde bütün grubu ararlar ve bisikletten inmeleri yasaktır. Saklanan kişiler saklanacakları yerlere toplu olarak gitmek ve önceden belirlenen bir mesafeden (10 metre gibi) daha fazla ayrılmamak zorundadır. Bütün ara sokaklar, inşaatlar, bahçeler, ağaç tepeleri saklanılabilen yerlerdir. Grup içinden görülen (ve belli bir mesafeye kadar yaklaşılan) ilk 2 kişi bir sonraki oyunda ebe olur. Oyun genellikle muhabbet ederek hafif saklanarak yürünürken uzakta ebelerin görünmesi ile ilk kuytuya sığınma şeklinde gelişir. Çocukluk yaşlarında ebe olmak muhabbete uzak kalmak anlamına geldiği

Duvardan Duvara:

Duvardan Duvara: Bornova 9 Eylül İlkokulu'nun bahçesinde, okulun arka tarafından önüne geçmeyi sağlayan küçük sokağın kapatılması sonucu binanın yanında oluşan çok dar kaldırımlı karşılıklı duvarlarda oynanan bir oyundur. Bu iki duvarın ortasında durularak birkaç kez tekrarlanan 'Duvardan duvara oynayanlaar elime mum diksin' nağmelerinden sonra yeterli sayıda kişinin toplandığına kanaat getirilince avuç kapatılır ve oyunun başladığı ilan edilir. Herkes kendini bir duvara atar, son kalan ebe olur. Amaç ebe size değmeden karşı duvara geçmenizdir. Karşı kaldırımın üstünde olduğunuzda dokunulmazsınız. Ebenin amacı ise birine değip: - Ebelik sende! diyerek bu zevksiz konumdan kurtulmaktır. Karşı duvara kendinizi atarken Ebe ile dalga geçmek, Tarzan naraları atmak, geçecekmiş gibi yapıp geçmemek adettendir. Ebenin motivasyonu oyunda önemli bir rol oynar, sizi laf olsun diye kovalamaya

çelme kırmaca:

çelme kırmaca: camide (ya da halı zeminli başka bir yerde), en az 2 kişi ile oynanır. oyunun bir adet ebesi (aslında ebe demezdik buna..zaten ebe olmanın mantığına aykırı olarak, ebe olmak bir başarıdır) vardır. ebe kaçar, onun dışındaki iştirakçiler ebenin ayağına çelme kırarak onu düşürmeye çalışırlar. çelme kırmaktan başka bir şekilde düşürmeye çalışmak yasaktır. ebeyi düşürmeyi başaran yeni ebe olur. yazan: efaruk

Eski Çocuk Oyunları *Hakan Uygun*

Bir dönemler bizim mahalledeki "gençler", "kız oyunu" diye bilinen lastik ve sek sek ile de hayli ilgilenmiştik. Yoğurtçular, şerbetçiler (bunu attım galiba) vb enteresan kategorileri vardır lastiğin, bilen bilir… Tabii ki futbol topu her Türk genci gibi bizim de bolca zamanımızı kaplardı. İddialı maçlarda çift kaplı top kullanırdı -ki çocuk oyunu olmadığını oynayanlar bilir-. Orta-gol, sayımızın yetmediği ya da dar alanda hızla bir şeyler yapmak istediğimizde başvurduğumuz oyundu; başka mahallelerde de oynanmış mıdır bilemem. Alman kale'yi bilmiyorum, biz Japon kale oynardık… Ama şimdinin TV kanalları ve gazetelerine göre son derece geniş bir spor yelpazemiz vardı, belirtmeden geçemeyeceğim. Sokağı enlemesine geçen bir ağ (=ip) gerip voleybol oynamak ya da civarın ustalarına yaptırılan potalara basket atmak da listemizde yer alıyor. Olimpisttik yahu! Çocuk oyunlarının ilginç bir sosyal olgu olduğunu düşünürüm. Yan yana sokaklarda farklı kurallar ile oynanan bir

ÇOCUK OYUNLARI- GÖRÜNTÜLÜ

ÇOCUK OYUNLARI 1) Kuyu kazmanı: En az 5 kişi ile oynanan oyunda her çocuk ellerinde ki sopa ile daireler çizer. 1 sopa fazla vardır ve o sopayla ebeyi seçmek için her çocuk sopayı sektirir. En az sektiren ebe olur. Oyuncular kendileir ne ait dairelerd en taşmadan aralarınd a sopayı sektirmey e çalışır, sopa kendi çemberind en taşdığınd a ebe sopayı uzaklaştı rmaya çalışır oyuncu da onu yakalamay ı hedefler; diğer çocuklar hemen dairesine yönelip sopalarıy la sopayı oyun alanına getirene kadar dairesini kazarlar. Oyun bu şekilde devam eder. Sonunda en çok kazılmış daire sahibi oyuncu oraya gömülür. 2) Köylü-Şehirli: 3 Kişi ile oynanan oyun bir röportaj oyunudur. Bir Sunucu şehirli ve köylü kadına yaşamları hakkında sorular sorar, köylü ve şehirli kadınları n taklidi yapan çocuklar abartılı cevaplar verir. 3) Uçak Bir ebeleme oyunudur, 7 kişi ile oynanır. Ebe diğer çocukları yakalamay a çalışır. Yakalanan çocuklar uçak gibi kollarını açarak dururlar. Duran oyuncu ebe tarafında n yakalanm