Batı müziğinde iki sesin arası iki eşit parçaya bölünmektedir ve arada kalan ses diyez ya da bemol ifadeleriyle tanımlanır. Ancak Türk Müziğinde iki notanın arası her birine koma ismi verdiğimiz 9 eşit parçaya ayrılmaktadır. 1,4,5 ve 8 komanın özel isimleri ve harfleri(rumuz) vardır. Makamları ortaya çıkaracak olan dörtlü ve beşliler oluşturulurken bu isimler ve harflerden yararlanılır.
Emirgân semtinin adı nereden geliyor acaba diye merak etmiştim, bakın neLer çıktı karşıma !
Vikipedi ( özgür ansiklopedi )’ den aynen aktarıyorum.
“ IV. Murat, İran seferi sırasında Erivan'ı kuşatmıştı. Kaleyi korumakla görevli Emir Güne Han, şehri savaşsız bir şekilde Osmanlı Devleti'ne teslim etti. Kale komutanının bu davranışı hoşuna giden IV. Murat, kaleyi Osmanlı Devleti'ne savaşsız bir biçimde teslim etmesinden dolayı haklı olarak 'vatan haini' damgasını yiyeceği İran'a dönme olanağını artık yitirmiş bulunan Emir Güne'yi alıp İstanbul'a getirdi ve o zamana kadar "Feridun Bey Bahçeleri" adıyla anılan bugün Emirgan'ın yer aldığı semti kendisine bağışladı.
Emir Güne burada derhal kolları sıvayarak envayi çeşit içki imal etmek olan işine başladı ki bu sırada IV. Murat içkiyi yasaklamıştı. Bu eski Boğaz semtine 'Emirgân' denmesinin sebebi işte yukarıda anlatılanlardan kaynaklanmaktadır. “
şuradaki şu cümLe dikkatimi çekti . “ 17.yy, da IV. Murat'ın Roma seferinde beraberinde getirdiği işret arkadaşı İranlı Prens Emir Güne Han' a hediye etmesiyle …. “
İşret : içki. ( kaynak )
-gân eki ise Farsça -cı, çi anlamını veren son ekmiş… ( kaynak )
Emirgün’ün yalısı sonraları Şeyhülislam Abdullah Vassaf Efendi’ye geçmiş, ondan oğullarına, nihayetinde de Sultan III.Selim zamanında yıkılıp arsasına bugünkü Emirgân mahallesi kurulmuştur.
--------------------
AsıL burada yazanLarı okuyunca daha da şaşıracaksınız eminim !
FazLa yoruma gerek yok sanırım.
Vikipedi ( özgür ansiklopedi )’ den aynen aktarıyorum.
“ IV. Murat, İran seferi sırasında Erivan'ı kuşatmıştı. Kaleyi korumakla görevli Emir Güne Han, şehri savaşsız bir şekilde Osmanlı Devleti'ne teslim etti. Kale komutanının bu davranışı hoşuna giden IV. Murat, kaleyi Osmanlı Devleti'ne savaşsız bir biçimde teslim etmesinden dolayı haklı olarak 'vatan haini' damgasını yiyeceği İran'a dönme olanağını artık yitirmiş bulunan Emir Güne'yi alıp İstanbul'a getirdi ve o zamana kadar "Feridun Bey Bahçeleri" adıyla anılan bugün Emirgan'ın yer aldığı semti kendisine bağışladı.
Emir Güne burada derhal kolları sıvayarak envayi çeşit içki imal etmek olan işine başladı ki bu sırada IV. Murat içkiyi yasaklamıştı. Bu eski Boğaz semtine 'Emirgân' denmesinin sebebi işte yukarıda anlatılanlardan kaynaklanmaktadır. “
şuradaki şu cümLe dikkatimi çekti . “ 17.yy, da IV. Murat'ın Roma seferinde beraberinde getirdiği işret arkadaşı İranlı Prens Emir Güne Han' a hediye etmesiyle …. “
İşret : içki. ( kaynak )
-gân eki ise Farsça -cı, çi anlamını veren son ekmiş… ( kaynak )
Emirgün Yusuf Paşa (Emirgüne Han)(?-1641)
Boğaziçi’nin bir semtine (Emirgân) adını veren bir İran Prensidir.Sultan IV.Murad Revan veya Erivan denilen kaleyi aldığı zaman Emirgün, oranın kumandanı idi. Teslime zorunlu kalıp sultanın huzuruna çıktığında “Bizim şahın haddi mi ki senin karşına çıkabilsin” demiştir. Bu dalkavukluğundan hoşlanan Padişah Onu kadınları ve çocukları ile affettikten sonra kendisine Vezirlik rütbesi ve Yusuf Paşa adını vermiş, Kâğıthane’de bir çiftlik ve Boğaziçi’nde bir yalı bağışlamıştı. Emirgün’ün yalısı sonraları Şeyhülislam Abdullah Vassaf Efendi’ye geçmiş, ondan oğullarına, nihayetinde de Sultan III.Selim zamanında yıkılıp arsasına bugünkü Emirgân mahallesi kurulmuştur.
--------------------
AsıL burada yazanLarı okuyunca daha da şaşıracaksınız eminim !
FazLa yoruma gerek yok sanırım.
Yorumlar