Batı müziğinde iki sesin arası iki eşit parçaya bölünmektedir ve arada kalan ses diyez ya da bemol ifadeleriyle tanımlanır. Ancak Türk Müziğinde iki notanın arası her birine koma ismi verdiğimiz 9 eşit parçaya ayrılmaktadır. 1,4,5 ve 8 komanın özel isimleri ve harfleri(rumuz) vardır. Makamları ortaya çıkaracak olan dörtlü ve beşliler oluşturulurken bu isimler ve harflerden yararlanılır.
Ali Rıfat Çağatay'ın İstikLâL Marşı bestesi'nin notaLarı nette pek beLLi oLmuyordu. Uğraştım temize çektim. FaydaLı oLması diLekLerimLe...
Ali Rifat Çağatay (1869-1935)
Şark Musiki Cemiyeti başkanlığı yaptı; Türk Musiki Ocağı'nı kurdu. Birinci Dünya Savaşı yıllarında İstanbul'da kurulan ve İstanbul müzik tarihinde önemli yeri olan Şark Musiki Cemiyeti'nin başkanlığını yaptı. Aynı zamanda Türk Musikisi Ocağı'nın kurucusu olan Çağatay, 1914 yılında Darülelhan adıyla açılan devlet konservatuvarının öğretim kadrosunda yer aldı. Üsküdar Musiki Cemiyeti'nde öğrenci yetiştirdi. Türk müziğini polifoniye kavuşturmak ve alaturka musikiye Garp tekniğini armonize etmek için uğraştı, bu konuda önemli adımlar attı. Sanatçının İstiklal Marşı bestesi, prozodi açısından oldukça başarılı kabul edilmişse de eser "çok melankolik ve Garplı manada marş niteliğinden uzak" olarak nitelendirilmiştir.
Ali Rifat Çağatay'ın bu bestesi, 1924 yılından 1930 yılına kadar Ulusal Marşımızın ilk bestesi olarak çalınıp söylenmiştir.
Ancak ne gariptir ki o yıllarda kendi bestelerinin çok daha iyi olduğuna inanan diğer besteciler zaman zaman Çağatay'ın bestesinin yerine kendi bestelerini ulusal marş olarak çalıp söyletmişLer.
İstiklâl Marşı, Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin Milli marşıdır. Marşın sözlerini Mehmet Akif ERSOY yazmış, bestesini Osman Zeki ÜNGÖR yapmıştır.
Türk Kurtuluş Savaşı'nın en çetin döneminde, bir millî marşa duyulan gereksinmeyi göz önüne alan Milli Eğitim Bakanlığı, 1921 yılında bunun için bir şiir yarışması düzenledi.
Yarışmaya 724 şiir gönderildi. Kazanacak şiire para ödülü konduğu için başlangıçta Mehmet Akif katılmak istemedi. Ama millî eğitim bakanı Hamdullah Suphi'nin (TANRIÖVER) ısrarı üzerine, ödülsüz olmak şartıyla o da şiirini gönderdi.
Yapılan seçim sonunda, Mehmet Akif'in 20 Şubat 1921'de yazdığı "Kahraman Ordumuza" sungusunu taşıyan şiiri 12 Mart 1921 günü büyük çoğunlukla TBMM'nce İstiklâl Marşı kabul edildi. Aynı yıl bir de beste yarışması açıldı, ama kesin bir sonuç alınamadı. Bunun üzerine Millî Eğitim Bakanlığı'nca Ali Rıfat ÇAĞATAY’ın (1867–1935) bestesi uygun görülerek okullara duyuruldu.
1924'ten 1930'a kadar marş bu beste ile çalındı.
O yıl bunun yerini, Cumhurbaşkanlığı Orkestrası şefi Osman Zeki ÜNGÖR'ün 1922'de hazırladığı bugünkü beste aldı.
Yorumlar