Batı müziğinde iki sesin arası iki eşit parçaya bölünmektedir ve arada kalan ses diyez ya da bemol ifadeleriyle tanımlanır. Ancak Türk Müziğinde iki notanın arası her birine koma ismi verdiğimiz 9 eşit parçaya ayrılmaktadır. 1,4,5 ve 8 komanın özel isimleri ve harfleri(rumuz) vardır. Makamları ortaya çıkaracak olan dörtlü ve beşliler oluşturulurken bu isimler ve harflerden yararlanılır.
Danny Kaye ’in 23 Eylül 1981 tarihinde ( Unicef yararına düzenlenen ) new york filarmoni orkestrasını yönettiği harika gösteri. Bakın bu gösteri hakkında nette yayınlanmış bir iki yorum : * dünyada milyonlarca çocuğun klasik müziği sevmesini sağlamış klasik müzik adına kanımca bach neyse o olmus aktor..69 yilina gelene kadar artizler bulvarina ayak izini çıkarabilmis bir aktorken 70’lerin ortasında klasik muzik hadisesine el atmistir.. kanimca en basarili sovu flight of the bumble bee yi elinde bir sineklik ile yonetmesidir..nota falan bilmez danny kaye lakin , zubin mehta dahil bir cok unlu orkestra sefinden ovguler almistir... sadece ovgu almakla kalmamis baya da bir para kazanmis bu paralari hayir kurumlarina bagislamistir.. ( ekşi sözLük’ten @azuth ) * trt her yıl bir iki pazar konseri programını bu dev insana ayırırdı. (hikmet şimşek hayattaydı o zamanlar, herhalde kendisi de Kaye'in hastası olduğundan böyle bir olay vardı, şimdilerde durum nedir bilemiyorum) izledi...